Gazeteci Cem Küçük, Türkiye Gazetesi'ndeki köşe yazısında 200 avukatın hesaplarının ve ilişkilerinin incelendiğini açıkladı. Küçük ayrıca diyetisyenler, influencer'lar ve yaşam koçları için de benzer incelemelerin yürütüldüğünü söyledi ve sosyal medyada bu meslekleri yapıyor gibi görünen bazı kişilerin “eskortluk” yaptığını belirtti.

Küçük, bugünkü yazısında avukatlara yönelik incelemenin ayrıntılarına değindi: “Sosyal medyada bir anda ünlenen avukatlar var. Giyimi, kuşamı farklı; lüks ofisler, aşırı pahalı araçlar... Geçen gördüklerimiz bunlar. Bazı avukatlar bir suç örgütüyle bağlantılı olarak gözaltına alındılar. Özellikle adliyelerde bazı avukatlara dikkat etmek lazım; hâkim ve savcı isimlerini kullanarak iş bitirenler var. Zaten şu an yaklaşık 200 avukat mali olarak inceleme altında. Hepsinin hesapları didik didik ediliyor.”

Cem Küçük, ayrıca sosyal medyada bazı meslekleri yapan kişilerin “eskortluk” yapmış olabileceğini ifade etti: “Aynı inceleme diyetisyenler, influencer'lar ve yaşam koçları için de geçerli. Bu meslekleri yapıyor gibi görünüp ‘eskortluk’ yapanlar var. Instagram bunlarla dolu. Onların da sıkı bir şekilde takip edilmesi gerekir. İşini iyi ve dürüst yapanlarla, başka amaçlar için yapanların ayrımı yapılmalı.”

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/ocf135606-4e72-4671-8597-8a446401d758.webp

Cem Küçük: 200 Avukat

Cem Küçük'ten "200 Avukat İnceleniyor" İddiası: "Influencer Gibi Görünüp Eskortluk Yapan Var"

Arjantinli gazeteci Juan Etchegoyen’in sosyal medya hesabından paylaştığı Mauro Icardi videosu gündeme damgasını vurdu.

Etchegoyen, Icardi’nin Galatasaray taraftarına kafa attığını iddia etti.

Bir sosyal medya kullanıcısı ise olayın olduğu gün oradaydı ve Icardi’nin çocuğunun ayağına basıp yere düşürdükleri için taraftarlara sinirlendiğini, ancak kafa atma olayının yaşanmadığını söyledi: "Neden yalan haber yapıyorsun o an ben de oradaydım. Taraftar İcardi ile fotoğraf çektirmek için çocuğunu yere düşürdü ve ayağına bastı, çocuğu da orada ağladı. Kafa atma olayı yok sadece karşı tarafı korkutma amaçlı refleks yaptı." 

Arjantinli gazeteci Juan Etchegoyen, Icardi’nin ailesini rahatsız eden bir Galatasaray taraftarı ile tartıştığını ve Galatasaraylı taraftara kafa attığını iddia etti: "Neden yalan haber yapıyorsun o an ben de oradaydım. Taraftar İcardi ile fotoğraf çektirmek için çocuğunu yere düşürdü ve ayağına bastı, çocuğu da orada ağladı. Kafa atma olayı yok sadece karşı tarafı korkutma amaçlı refleks yaptı."

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o35d2e551-1735-4457-9adf-60a2acc97e7a.webp

Mauro Icardi Kafa Attı?

Arjantinli Gazeteci Paylaştı: Mauro Icardi Galatasaray Taraftarına Kafa Attı İddiası

ABD’li Sapphire Saint, “Bratz bebeği” gibi görünmek için dev bir operasyon serüvenine girişti. Tam 110.000 sterlin (yaklaşık 6 milyon TL) harcadı ve şimdiye dek estetik operasyonların peşini bırakmıyor.

Görünümünü tamamen değiştirmek için yaptığı adımlar arasında, göğüsleri A bedenden H bedene çıkarmaya yönelik yedi meme operasyonu bulunuyor; buna ek olarak pek çok liposuction seansı, burun estetiği, göz kapağı operasyonları, dolgu ve yoğun Botox uygulamaları da yer aldı.

Küçük yaşlardan itibaren 'seks ikonu olmak' isteyen Sapphire, Amerika’daki cerrahların artık kendisine müdahale etmeyi reddetmeleri nedeniyle operasyonlarını Türkiye’de sürdürmeye karar verdi.

"Riskler var ama ödediğim bedelin karşılığını alıyorum," diyor. "Önceki fotoğraflarıma baktığımda ‘Aman Tanrım, böyle görünmek istemezdim’ diye düşünüyorum. İnsanlar 20’li yaşların en iyi yılları olduğunu söyler; ben asla öyle düşünmüyorum."

Yorumlarda buluşalım!

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/odcd5cea2-c560-406d-92bb-8a7f334cd613.webp

Türkiye'de Bratz Kadını

Ameliyatlarını Türkiye'de Yaptırıyor: Oyuncak Bebeğe Benzemek İçin 6 Milyon TL Harcayan Estetik Hastası Kadın

Survivor'da tanıdığımız Hikmet Tuğsuz, hakkında yakalama kararı çıktığı için Türkiye'ye dönmeyip Survivor'dan kendi isteğiyle ayrılmıştı. Bu hafta Tayland yolcusu olarak gündeme geldi.

Survivor All Star 2025’te, yarışmacılara 24 saatlik Türkiye’ye dönüş hakkı tanıyan ödül oyununda Hikmet yarışmada yer almamış ve finale çok az bir zaman kala yarışmadan kendi isteğiyle ayrılmıştı.

Hakkında 45 milyon liralık villa dolandırıcılığı ve silahla kasten yaralama suçlamaları nedeniyle yakalama kararı bulunan Hikmet’in yarışmadan ayrılması, medya ve sosyal medyada geniş yankı bulmuş ve Hikmet, “Şampiyon olabilmek için aylardır mücadele ettim, ama mecburen ayrılmak zorunda kaldım. Ağlaya ağlaya Survivor’a veda ettim” demişti.

Survivor'ın ardından ülke ülke dolaşan Hikmet'in Türkiye'ye ne zaman döneceği merak edilirken son paylaşımında yine ülke değiştirdiğini öğrendik. Bir paylaşımında, Türkiye’ye 14 Ekim’de döneceğini duyuran Hikmet’in, sözünü tutup tutmayacağı merak konusu. Sizce Hikmet Tuğsuz Türkiye'ye ne zaman geri dönecek?

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o2567f934-f819-43b0-be91-8057c959eb06.webp

Hikmet Tuğsuz Dönecek mi?

Türkiye'ye Dönecek mi? Hikmet Tuğsuz Tayland Yolculuğu

Son günlerde Türkiye’de 'Türk' ile 'Türkiyeli' kimlikleri etrafında süren tartışma ülkede derin bölünmelere yol açtı.

Bu tartışmada bazı yorumcular, Türkiyeli kavramının kullanılabileceğini savunurken; çoğu görüş bu kavramın anlamsız olduğunu öne sürüyor.

Yorumcu Rasim Ozan Kütahyalı ise Türkiyeli kelimesinin doğru kullanımını savunan tarafı temsil ediyor. 'Türkiyelilik' bizim Türkler için üretilmiş bir kavram değildir. Türkiyeli kavramı, bu topraklarda yaşayan ve ana dili Türkçe olmayanların kendini ifade etmek için kullandığı bir formül olarak görülmelidir; örneğin 'Ben Kürdüm ama Türkiyeliyim' demek isteyenler için.

Defne Samyeli ise Malatya kökenli bir ailenin çocuğu olarak tanınıyor; bir asker kızı olan babasının ve dedesinin kökenlerinin Malatyalı Alevi olduğu kişilerce konuşulmuştu. Zamanla bu iddialar değiştirildi ve Samyeli bu bilgileri reddetti. Belki de bu konunun gündeme gelmesini istemedi.

Kütahyalı, Samyeli’ni eleştirirken Osmanlı mirasına yönelik kırıcı bir tutumu ve İstanbul kimliğini övmesiyle de dikkat çekti: 'Osmanlı mirasına küfrettiğinizi ve İstanbul sevgisini küçümsemeniz doğru değildir.' Bu tür açıklamaların patolojik ve travmatik yönleri olduğundan söz etti.

Son olarak şöyle seslendi: 'Siz zorla insanlara 'Türküm' demeyi dayatıyor musunuz? Biz, 'Ben Türkiyeliyim ama Türk değilim' diyen kardeşlerimizi de kapsayacak kapsayıcı bir dil benimsemeliyiz.'

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o79f193c2-1459-451c-b804-5b1ed20e3799.webp

Defne Samyeli'ye Sert Yanıt

Defne Samyeli'den Türkiyelilik Tartışmasına Sert Yanıt

Ünlü oyuncu Bige Önal, tatil esnasında yaşanan talihsiz bir olayla yeniden gündeme geldi. Sosyal medyada hızla yayılan haber, sevenlerinde kısa süreli bir endişe yarattı.

Tatilin keyifli anları, aniden panik dolu dakikalara dönüştü. Doğası ve tarihiyle ünlü bölgede denizin ve güneşin tadını çıkaran Önal, son dönemde ekran projelerinden çok dinlenmeye ve kendine vakit ayırmaya odaklanıyordu.

Yaşanan talihsiz olay, kısa bir paniğe yol açsa da hızlı müdahale sayesinde durum kontrol altına alındı. Önal’ın sağlık durumunun iyi olduğu ve tedavisinin ardından taburcu edildiği öğrenildi. Sevenlerine ve hayranlarına geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o0dbe3e37-7154-4fea-b6da-813504ce6739.webp

Bige Önal Hastaneye Kaldırıldı

Bige Önal'dan Sevenlerini Endişelendiren Haber: Tatilde Hastaneye Kaldırıldı!

Son günlerde sanat ve eğlence sektöründe kadın bedeninin sömürülmesiyle ilgili ciddi iddialar gündeme geliyor. Fotoğrafçılar, besteciler ve diğer meslek gruplarından bazı kişiler etik dışı yöntemlerle kadınları manipüle ederek kariyer elde etmeye çalıştıkları yönünde suçlamalarla karşı karşıya kalıyor.

X ve Instagram gibi platformlarda geçmişte istismar edilen kadınlar bu isimleri tek tek ifşa etmeye başladı ve seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Sanatçı Denef de bu süreçte mağdurların sesini duyurmaya yardım ediyor.

Adlin'in adıyla anılan iddialar özellikle sosyal medyada büyük yankı uyandırdı; bazı paylaşımlar küçük yaştaki bir kişiyle uygunsuz mesajlar kurulduğunu öne sürüyor. Bu iddiaların ardından Adlin'in yakın çevresinden Tolga Akış sosyal medyada şu görüşü paylaştı: Sektörün tümüyle bir iletişim içindeyiz ama hiç kimsenin yanlışını savunacak değiliz; bu sektörde de ülkede de değişmesi gereken çok şey var.

Sektörde kadınların objeleştirilmesi yaygın bir konu olarak gündeme geliyor. İlk olarak Adlin'in ifşası gündeme geldiğinde ardından diğer isimlerin de kendi hesaplarından itiraflarda bulunduğu belirtildi. İddiaların hedefinde farklı isimler olsa da ortak tema kadınların güç ve kariyer için araç olarak görülmesi üzerine kurulu.

Aralarında Harun Ateş olarak bilinen bir bestekarın bir kadına yazmaması gereken mesajlar göndermesi sosyal medyada tepkilere neden oldu; bazı ünlü isimler bu olaya kayıtsız kalmadı ve destek mesajları paylaştı.

Denef taciz edilen başka bir kadının yaşadıklarını da paylaştı. Çekim öncesinde sınırlar ve rahatsız olunan durumlar netleştirildi; fakat çekim sırasında fotoğrafçının sarhoşken rızası olmadan pozlar yaptırdığı ve fiziksel temaslarda bulunduğu öne sürülüyor. Mağduru olan kişi durumu sonradan fark ettiğinde paylaşımların yapılmaması için çaba gösterdiğini, ancak içerik manipüle edildiği için kendini suçlamış hissettiğini belirtiyor. Ayrıca DM üzerinden ulaşılarak hikaye, gizli kimlik gibi şeyler talep edildiği ve manipülasyonla rızanın alınmaya çalışıldığı iddia ediliyor. Oastabis adlı kişi bu iddiaların bazı yönlerini destekliyor ve söz konusu kişinin model olmasını istediğini, psikolojik baskı uyguladığını ileri sürüyor.

Bu konular sektörde güvenli ve saygılı çalışma ortamlarının sağlanması için daha geniş bir toplumsal farkındalık yaratıyor. Olayların peşinin bırakılmaması ve adil bir incelemenin yürütülmesi önem taşıyor.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o2733eaa8-e527-4dd7-8a6b-e4469e513000.webp

Kadın Beden Sömürüsü İfşa

Fotoğrafçı, Besteci ve Daha Fazlası: Sektörde Kadın Bedeni Sömürüsüne Dair İfşa Süreci

Son dönemde Türk magazin ve sanat camiası taciz iddiaları ve ifşalarla sarsılıyor.

Fotoğrafçıların iddialarıyla başlayan tartışmalar kısa sürede dizi ve film sektörüne yayıldı.
Ünlü isimler hakkında, yıllar sonra gün yüzüne çıkan karanlık iddialar sosyal medyada dolaşıyor ve takipçileri ile meslektaşlarını şaşkına çeviriyor.

İddialar yayıldıkça, bazı sanatçılar geçmiş projelere yönelik şoke eden açıklamalarda bulundu; kulisler yeniden gündeme geldi.

Tayanç Ayaydın hakkındaki taciz iddiası ve ifşaları üzerinden sektörde uzun zamandır konuşulan konular yeniden konuşuluyor. Taciz ve ifşalar, sanat dünyasının karanlık tarafını gözler önüne seriyor; pek çok ünlü, bu iddialar karşısında sessiz kalamıyor.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/oe2c16eb2-11c0-4018-b267-1564be685ac8.webp

Tayanç Ayaydın Taciz İddiaları

Sanat Camiasından Sektördeki Taciz İddialarına Karışan ve İfşaları Çıkan Ünlü İsimlere Sitem Dolu Paylaşımlar!

Samsunspor, UEFA Avrupa Ligi play-off turu ilk maçında Panathinaikos’a 2-1 mağlup oldu. Atina’daki Olimpiyat Stadyumu’nda oynanan mücadelede kırmızı-beyazlılar, 51. dakikada Logi Tomasson’un golüyle öne geçti. Ancak ev sahibi ekip, 66. dakikada Georgios Kyriakopoulos ve 74. dakikada Erik Palmer-Brown’ın golleriyle karşılaşmayı lehine çevirdi. Rövanş maçı 28 Ağustos Perşembe günü Samsun’da oynanacak.

Samsunspor taraftarı bu zorlu maçta takımlarını yalnız bırakmazken tribünlerde de sesleriyle alkışlanacak bir performans sergiledi ve maç sonu dikkat çekici bir davranışla öne çıktı.
Sahada 2-1 mağlup olmalarına rağmen taraftarlar, tribün performanslarıyla ve gösterdikleri özveriyle büyük alkış aldı. Maçın sonunda tribünde toplanan çöpleri tek tek toplayıp poşetlere dolduran Samsunspor taraftarları, temiz bir tribün bırakarak Yunanistan basını ve sosyal medyasının da gündemine oturdu.
Bir taraftarın paylaşımı şu sözlerle yankılandı: “Otobüslerde bağıran ya da polis eşliğinde bayrak sallayan Türkleri gösterip biz de karşı tarafta milliyetçi saçmalıklar kusunca ‘satıyor’. Ama böyle görüntüler hiçbir yerde yayımlanmaz.” Bu sözlerle tribünü temiz bırakan görüntüler, Samsunsporluların duruşunu vurguladı.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o73262333-0555-466b-a8f1-e19025f6f56f.webp

Yunanistan'da Samsunspor Taraftarı Tribünleri Temiz Bıraktı: Övgüye Değer Bir An

Geçtiğimiz haftadan bu yana medya dünyası, peş peşe gelen ağır iddialarla çalkalanıyor.

Fotoğrafçılardan başlayıp tüm sektöre yayılan konuşmalar, ünlü oyuncular, yönetmenler, iş insanları ve daha pek çok ismin adını gündeme taşıdı.

Geçmişte bazı kadın sanatçılar, kendilerini taciz ettiğini iddia ettikleri erkeklerle ilgili açık konuşmalar yapıyor. Bu iddialara karşı gelenler de oldu; sessiz kalanlar da... Sektörde çoğu durumda iddia sahiplerinin yanına pek çok destek çıkarken, bazı isimler iddialara karşı savunmalar yaptı ve bazılarını destekledi.

Ancak tartışmalar sürerken bu kez mobbing iddiaları da gündeme damga vurdu.

İfşa ve iddiaların yayıldığı süreçte Mesut Adlin'in Manifest dahil pek çok ünlü isimle çalıştığı bilgisi ortaya çıktı. İlk olarak Manifest grubuyla Mesut Adlin arasındaki çalışma ilişkisi sonlandırıldı. Ardından Adlin, “karşı tarafın yaşını öğrendiğimde konuşmayı bırakıp, takipten çıkıyorum” sözleriyle bir açıklama yayımladı.

İlerleyen süreçte İlhan Şen’in bir takipçisinin hesabı “fake” olduğunu söylemesi üzerine mesajlar silindi. Daha sonra Şen, bu iddialar içeren açıklamada, paylaşılmış mesajlardaki kişinin kendisi olmadığını ifade etti.

Dilan Bozyel, henüz 16 yaşındayken oyuncu Mehmet Yılmaz Ak’ın kendisini istismar etmeye çalıştığını öne sürdü. Ak ise iddiaları reddetti ve hukuki süreci başlatacağını açıkladı.

Dünyanın “en güzel kadını” diye başlayan paylaşımla dikkat çeken Doğa Lara Akkaya, Tayanç Ayaydın’a ait mesajların tamamını yayımlamadığını, rahatsızlığı belirterek olayı set çalışanlarıyla paylaştığını söyledi. Ayaydın ise mesajlar kötü niyetli lanse edilebileceğini kabul etmekle birlikte, taciz kavramını açıklayarak kimseyi taciz etmediğini savundu ve hukuki bir süreç başlatacağını vurguladı.

Kendini sosyal medya üzerinden duygularını paylaşan Yaprak Civan, yaşadığı olayların yanı sıra kendisine gelen mesajları ve benzer deneyimler yaşayan bir kadının durumunu da anlattı. Akbank Kısa Film Festivali’nden Selim Evci ile olan ilişkilerinin kesildiğini aktardı. MUBI platformundan filmi kaldırdıklarını ve bazı projelerin iptal edildiğini duyurdu; Evci’den şu an için bir açıklama yok.

Bu süreçte Anıl Emre Daldal ise “tüm yazışmalar elimizde; özel hayatın gizliliği nedeniyle bu belgeler yalnızca yargı sürecinde kullanılacaktır” diyerek konuşmaların bağlamından koparıldığını savundu ve hukuki süreci başlatacağını belirtti.

Bir başka isim olarak Mesut Türe’nin “İlişki Testi” programının iptal edildiği duyuruldu. Türe ise bu iddiaları “itibar suikastı” olarak nitelendirip açıklama yaptı ve hukuki süreç başlatacağını açıkladı.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/oc8da9117-de3a-4999-b100-80a0a44b0074.webp

İfşa Olan Ünlüler: Son Günlerde Taciz ve İstismar İddialarıyla Gündeme Gelen Ünlü İsimler

Bir sanat camiasında taciz ve istismar iddiaları peş peşe gündeme geliyor.

Fotoğraflardan yönetmenlere, yazarlardan şarkıcılara kadar pek çok ünlünün adı dile getiriliyor. Ortaya atılan iddialar karşısında bazı isimler sessiz kalmayı seçerken, bazıları savunmalarını yapıyor ve hukuki adımların sinyalini veriyor.

Dün, Birgün Gazetesi yazarı Kaan Sezyum, hakkında çıkan ifşaları kabul ettiğini açıkladı ve tedavi gördüğünü belirtti. Ardından, Birgün’de karikatürist Bahadır Boysal ile ilgili yeni iddialar da gündeme geldi.

İddialar yayıldıkça, Birgün olarak konuya ilişkin açıklamalar yayınlandı. Sezyum’un iddiaları kabul etmesi ve tedaviyi sürdürdüğünü açıklaması, Bahadır Boysal’a ilişkin haberlerle peşi sıra geldi. Sezyum, kendi hesabından o iddiayı da paylaştı.

Cinsiyetçi tahakkümün ve erkek şiddetinin karşısında olduğumuzu vurgulayarak, bu konularda duruşumuz netleşmeye devam ediyor:

Okurlarımızın bilgisine; taciz iddiaları ile adı geçen Kaan Sezyum ile yollarımızı ayırmış bulunmaktayız. İfşalarda adı geçen Bahadır Boysal ile ise daha önce, kurumsal planlamamız çerçevesinde yollarımızı ayırma kararı alındığından ek bir karara ihtiyaç duyulmamıştır.

Erkek şiddeti ve her türden istismara karşı duruşumuzu sürdürmeye; cinsiyet eşitliğini savunmaya devam edeceğiz.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o85d56a77-346f-4bdd-ba59-5a0f2bf3910d.webp

Birgün Gazetesi, Taciz İfşalarında Adı Geçen Kaan Sezyum ve Bahadır Boysal Hakkında Açıklama Yaptı

Medya dünyasında süregelen taciz iddiaları, pek çok kadının sesini yükseltmesiyle yeni bir dönemin önünü açtı. İnsanlar anlattı; tanınmış isimler ise taciz ve şiddete maruz kaldıklarını açıkladı.

Gelen açıklamalar artarken, ilişkili projelerden isimler çıkarıldı. Geçmişte konuk oyuncu olarak yer aldığı Menajerimi Ara dizisinde Burçin Terzioğlu’nun sponsorunun tacizine sessiz kalmaması ve o anları sahnede tüm ekiple paylaşması, bu tartışmalı dönemin en çok konuşulan anlarından biri olarak yeniden gündeme geldi.

Bu tür paylaşımlar, kadın dayanışmasının güç verdiğini hatırlatıyor ve susma hareketinin etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Son dönemde yaşananlar, sektörde tepkilerin yükselmesine yol açtı. Taciz iddialarıyla adı anılan pek çok ünlü, karşılaştıkları baskılar sonucunda projelerden ve işlerden uzaklaştırıldı. Genç oyuncu Doğa Lara Akkaya’nın paylaşımlarının ardından Tayanç Ayaydın’ın “yanlış anlaşılma ve hukuki süreç” mesajları geldi; ancak süreçler sonrası Ben Leman dizisinin kadrosunda olanlar arasında Burçin Terzioğlu, Gökçe Eyüboğlu, Duygu Sarışın ve Şebnem Sönmez gibi isimler de yer alıyorsa da bazı tepkiler nedeniyle Ayaydın kadrodan çıkarıldı.

Beş yıl önce benzer bir hikayeyi canlandıran Terzioğlu’nun Menajerimi Ara’daki sahnesi, sosyal medyada tekrar geniş ilgi gördü. Pek çok kullanıcı bu anı, sektörün kırılgan yanlarını aydınlatan bir örnek olarak paylaşıp tartıştı. O anlar, bugünlerde yükselen sesli kadın hareketine dair güçlü bir sembol olmaya devam ediyor.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o1ea21de3-2021-4553-98f0-72c5972727dc.webp

Taciz İddialarının Ardında Burçin Terzioğlu'nun Sahnedeki Cesur Anı Yeniden Gündeme Geldi

Türkiye, estetik cerrahi alanında dünya çapında ses getiren bir merkez haline geldi. 
Sağlık turizmiyle her yıl milyonlarca turist estetik operasyonlar için Türkiye’ye yöneliyor. 
Başarılar sadece burun, göğüs veya kalça estetiğiyle sınırlı değil; son dönemde yabancılar için fiyat avantajları da çekici hale geliyor.

Bu kez haberler, alışılmadık bir alandan çıktı: boy kısaltma ameliyatı. Daily Mail’in haberine göre özellikle kadınlar, daha minyon bir görünüm elde etmek için Türkiye’yi tercih ediyor.

Haberlerde paylaşılan fotoğraflarda, 1,70 metre olan kadınların 1,65 metreye indiği görülüyor.

Boy kısaltma ameliyatı nedir? Genelde dizin altından uyluk kemiğini kapsayan bir kısmın alınmasıyla bacak uzunluğunun azaltılmasıdır. Ameliyat sonrası pek çok hasta aylarca tekerlekli sandalye kullanabiliyor, yoğun bir fizyoterapi ve rehabilitasyon süreci gerekebiliyor.

ABD’den Türkiye’ye gelen bir kadın, 2024 yılında bu işlemi yaptırarak boyunu 172 cm’den 167,9 cm’e düşürdüğünü söylüyor. Ameliyattan dört hafta sonra koltuk değneklerini kullanabildiğini ve yoğun rehabilitasyon gördüğünü belirtti.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/ofb58c6a9-4dcc-4b69-b782-faeff2c8ea6b.webp

Türkiye’de Uzun Boylu Kadınlar Minyon Görünmek İçin Bacak Kısaltma Ameliyatına Yöneliyor

Geçtiğimiz haftadan bu yana medya dünyası, taciz ve mobbing iddialarıyla sarsılıyor. 

Fotoğrafçılardan oyunculara, yönetmenlerden komedyenlere kadar pek çok isim hakkında ciddi suçlamalar gündeme geldi. Kadın sanatçıların geçmişte yaşadıklarını anlattığı ifşalar, sosyal medyada geniş yankı bulurken, bazı isimler iddiaları reddetti, bazıları ise sessiz kalmayı tercih etti.

Tartışmalar sürerken avukat Hande Kuday’ın sosyal medya paylaşımları dikkat çekti. İlk olarak fotoğrafçı Mesut Adlin’in 18 yaşından küçük biriyle yazışmaları ifşa edildi. Ardından oyuncu İlhan Şen’e ait olduğu iddia edilen mesajlar gündeme geldi. Fotoğrafçı Dilan Bozyel, oyuncu Mehmet Yılmaz Ak’a ilişkin iddiaları paylaştı; Doğa Lara Akkaya da Tayanç Ayaydın hakkında ifşalarda bulundu. 

Yönetmen Selim Evci’nin eski asistanı Yaprak Civan yaşadıklarını anlattı; şarkıcı Anıl Emre Daldal ile eleştirmen Ahmet Ergenç de gündeme gelen diğer isimler oldu. Son olarak komedyen Mesut Süre hakkında pek çok iddia dile getirildi ve programının iptal edildiği duyuruldu.

Kuday, paylaşımlarında erkekliğin sosyal kimlik, eğitim ya da çevreden bağımsız bir mesele olmadığını vurguladı. “Bu post erkekler için yazıldı” ifadesiyle başlayan metinlerinde, taciz ve cinsel şiddetin yalnızca belirli kişilere indirgenemeyeceğini, toplumsal ölçekte ele alınması gerektiğini dile getirdi.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o9049576b-6764-4efc-ba1b-459198ed50e1.webp

Avukat Hande Kuday’dan Taciz İfşalarına Tepkili Paylaşım: Bu Post Erkekler İçin Yazıldı

New York Times'ın haberine göre, Donald Trump yönetimi, Amerika'nın Sesi (Voice of America-VOA) haber kuruluşunu kapatma çabalarının ardından yeni bir adım attı.

VOA Direktörü Kari Lake, yönetimin kurumda çalışan 532 gazeteciye işten çıkarma bildirimleri gönderdiğini açıkladı. Lake ayrıca yaklaşık 100 gazeteci ve personelin görevine devam ettiğini belirtti.

Öte yandan çalışanları temsil eden sendikanın başkanı Paula Hickey, işten çıkarılamaların yasa dışı olduğunu ifade ederek, 'Bu durum, yönetimin federal çalışanlara ve hukukun üstünlüğüne duyduğu saygısızlığı gözler önüne seriyor,' dedi.

ABD Başkanı Trump, VOA başta olmak üzere ABD hükümeti tarafından finanse edilen bazı medya kuruluşlarında bütçe ve personel sayısının düşürülmesi talimatını vermişti. Kararda VOA, Özgür Avrupa ve Asya Radyosu ile Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti'nin fonksiyonlarının minimum seviyeye çekilmesi öngörülüydü.

Buna göre, ajans bağlı medya kuruluşlarının bütçelerinde kesintiye gidileceği ve personel sayısının azaltılacağı belirtilmiş; ardından VOA'da çalışan gazetecilerin idari izne çıkarıldığı ifade edilmişti.

VOA çalışanları 22 Mart'ta, bu kararlara ilişkin olarak 'hukuka aykırı' oldukları gerekçesiyle Trump yönetimine dava açtıklarını duyurdu. ABD mahkemesi 22 Nisan'da, Başkan Trump yönetiminin devlet bütçesiyle finanse edilen VOA haber kuruluşunu kapatma çabalarının durdurulması gerektiğine hükmetti. Trump yönetiminin bu karara itirazı üzerine dava mayıs başında temyiz mahkemesine taşınmıştı.

Washington yönetimi tarafından finanse edilen bazı medya kuruluşlarında bütçe kesintileri, çalışan sayılarında azalmaya yönelik adımlar doğrultusunda VOA bünyesindeki 600 kişinin işine son verilmişti.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/of23e80ad-1463-4b85-8b3e-01b873e80302.webp

“medya” ile ilgili sonuçlar