İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde yeni bir sistem geliştirildi. Bu sistemle birlikte kentte yoğun araç trafiğinde sürücüler radyodan Ambulansa yol ver anonsunu duyacak. Bu sayede gürültü nedeniyle ambulans sirenini duymayan yolcular radyodan uyarı alacak.İl Sağlık Müdürlüğü Acil Sağlık Hizmetleri Başkanlığı’nda görevli doktorların önerisiyle geliştirilen bu sistem, İstanbul’un yoğun trafikte ambulans sireninin duyulmadığı durumlarda sürücüler için radyo frekans modülü kullanıyor. Mühendislik teknikleriyle özel olarak tasarlanan cihazlar ambulanslara yerleştirilecek. FM bandı üzerinden çalışan bu cihaz, yaklaşık 50 metre yakınındaki araçlarda frekans ikazı yayıyor. Böylece ambulans yaklaştığı zaman radyolarda Ambulansa yol verin, Lütfen yaklaşan ambulansa yol verin anonsları iletiliyor.Proje, ambulansa yol verilmesini teşvik etmeyi ve sürücülere ‘fermuar yöntemi’ ile doğru şekilde yol verme alışkanlığı kazandırmayı hedefliyor.

İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü öncülüğünde geliştirilen radyo tabanlı uyarı sistemiyle, yoğun trafikte ambulanslar yaklaşırken sürücüler radyo üzerinden uyarı alacak. FM bandı ile çalışan cihaz, 50 metre yarıçapında ikaz verir ve 'Ambulansa yol verin' mesajlarını iletir. Proje sürücülerde yol verme alışkanlığını güçlendirmeyi hedefler.

İstanbul'da Yoğun Trafikte Ambulansa Yol Verme İçin Radyo Tabanlı Uyarı Sistemi Geliştirildi

<h2>260 milletvekilinin başvurusu: 7554 sayılı kanunun yürürlüğünün durdurulması ve iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuru</h2>

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Anayasa Mahkemesi’nin iki önemli görevini hatırlattı: öncelikle derhal yürütmeyi durdurma kararı verilsin ve ardından gecikmeksizin iptal kararı çıkarılsın. Günaydın, “Bu memleket hepimizin. Toprağımıza, suyumuza, meramıza, ormanımıza, zeytinimize sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.

CHP, Demokrat Parti, Demokratik Bölgeler Partisi, DEVA Partisi, Emek Partisi, Gelecek Partisi, DEM Parti, İYİ Parti, Saadet Partisi, Türkiye İşçi Partisi, Yeniden Refah Partisi, Yeşil Sol Parti ile 5 bağımsız milletvekilinin imzasıyla 260 milletvekilinin yer aldığı başvuru, zeytinlikleri madencilik faaliyetlerine açan 7554 sayılı yasa için yürürlüğün durdurulması ve iptali talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne sunuldu. Başvurunun ardından SOL Parti, KESK ve birçok sivil toplum örgütü destek verdi.

Başvuru sonrasında CHP Grup Başkanvekili Günaydın ile diğer parti temsilcileri açıklama yaptı. Günaydın şunları söyledi: “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, zeytinlik alanlarımıza, meralarımıza, ormanlarımıza, tarım alanlarımıza ve tüm ekosistemimize büyük bir saldırı niteliğindeki bir yasayı geçirdiler. Bu yasa için gece 3’te dahi yoklama istemekle bile Meclis’te akışın nasıl sağlandığı görüldü. Bu durum, sermayenin Cumhur İttifakı’na ne ölçüde egemen olduğunun en açık göstergesidir. Bugün demokrasi için önemli bir gün, çünkü Cumhur İttifakı dışında bulunan tüm siyasi partiler, Meclis’te temsil edilen tüm siyasi partiler birlikte Anayasa Mahkemesi önündeyiz ve bu iptal davasına birlikte imza attık” ifadelerini kullandı.

DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Koçyiğit ise açıklamasında, “Anayasa Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma ve iptal kararını birlikte alıyoruz. Adrese teslim firmalara yasa çıkaran bir AKP iktidarıyla karşı karşıyayız; birkaç şirketin kârı için zeytin ağaçlarını kökünden söküp götürmeye çalışıyorlar.”

Selçuk Özdağ (Yeni Yol Grubu) ise bu yasa için “sermayeye Türkiye’nin yeraltı kaynaklarını peşkeş çekme yasası” diyerek, AKP’nin Anayasa’ya uymasını ve hudutları korumasını talep etti. Özdağ, Anayasa Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma kararı vereceğine inandığını belirtti.

Demokrat Parti İzmir Milletvekili Haydar Altıntaş ise, muhalefetin uzun süren çalışması sonrası çıkan kanunun millet vicdanında karşılık bulmadığını söyledi ve “Millet vicdanında karşılık bulmayan kanunların uygulaması ancak zorbalıkla olur” dedi. Altıntaş, hukuka başvurduklarını ve bu itirazın Anayasa Mahkemesi’nde ele alınacağını belirtti.

Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, “Bu konunun yürütmeyi durdurması ve iptali için en hızlı karar önemlidir; geç verilecek bir karar Türkiye’de büyük cerahatlere yol açacaktır” diye konuştu ve muhalefet olarak birlikte hareket edeceklerini ifade etti.

EMEK Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, “yerli ve milli” propagandasına karşı gerçek çıkarların korunması gerektiğini vurguladı ve yasa nedeniyle adaletsiz bir sömürü düzeninin kurulduğunu söyledi. Bayhan, “YK Enerji ve İçtaş başta olmak üzere bazı AKP tüccar siyasetiyle adrese teslim bir yasa çıktı” dedi ve yasağın hukuksuzluklarının kaldırılmasını talep etti.

Sol Parti Sözcüsü İlknur Başar, “emperyalist tekellere, sermaye ve şirketlere verecek bir karış toprağımız yok” diyerek Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapıldığını belirtti ve hukukun tek adam rejiminin aracı haline getirildiğini ifade etti. Başar, mahkemenin halk lehine karar vereceğini umduğunu söyledi.

Halime Şaman (Toprağı Vermiyoruz İnsiyatifi) ise “toprağına sahip çıkan yurttaşlar olarak Anayasa Mahkemesi önündeyiz” dedi. Şaman, 7554 sayılı düzenlemenin maden ve enerji şirketlerine süper talan yetkisi verdiğini ve bir yasa değil, mülksüzleştirme planı niteliğinde olduğunu belirtti. Şaman, toplu imzaların bir dilekçe olarak bırakılmayacağını, her haneye ulaşacak şekilde yayılacağını ifade etti ve “Toprağımızı Vermiyoruz” mesajını yineledi.

260 milletvekili ve bağımsızlar, 7554 sayılı kanunun yürürlüğünü durdurulması ve iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Başvuruda zeytinlikler, meralar ve ormanlar başta olmak üzere ekosistemi tehdit eden yasa değişiklikleri eleştirilirken, yürütmenin durdurulması ile iptal kararının ivedilikle verilmesi talep edildi. Parti temsilcileri ve sivil toplum örgütleri eşgüdümlü şekilde ortak hareket ederek halkın doğa ve tarım alanlarını koruma çağrısı yaptı.

260 Milletvekilinin Anayasa Mahkemesi’ne başvurusu ile 7554 sayılı yasa zeytinlikleri madenciliğe açmaya karşı yürütmenin durdurulması ve iptali talep edildi

CHP üyesi 27 yaşındaki Meltem Gökhanoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye yönelik ifadeleri nedeniyle avukatının şikayeti üzerine İstanbul Vatan Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Gökhanoğlu, X üzerinden yaptığı paylaşımda CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya'nın Bahçeli ile görüşmesini eleştirmiş ve Bahçeli için iblis ifadesini kullanmıştı.
Gökhanoğlu savcılıktaki ifadesinde CHP üyesi olduğunu, Asu Kaya'ya yönelik eleştirilerde bulunduğunu, ancak hiçbir kamu görevlisine hakaret kasdı taşımadığını söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği iddiasıyla ilgili olarak kastının Cumhurbaşkanı olmadığını belirterek, suçlamayı kabul etmedi ve serbest bırakılmayı talep etti.
Savcılık, Gökhanoğlu'nu "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan değil, genel "hakaret" suçundan adli kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk etti. İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimliği ise Gökhanoğlu hakkında yurt dışına çıkış yasağı ve haftada bir gün imza verme yükümlülüğü getirilmesine karar verdi.
Gökhanoğlu'nun avukatı Atahan Öztürk, baskılar, gözaltılar ve hukuksuz adli kontrol kararlarının kendilerini yıldırmayacağını belirtti: Kurtuluş yok tek başına; ya hep beraber ya hiçbirimiz.

CHP üyesi Meltem Gökhanoğlu, Bahçeli'ye yönelik paylaşımları nedeniyle gözaltına alınıp adliyeye sevk edildi. Savcılık, onu Cumhurbaşkanına hakaret suçundan değil, genel hakaret suçundan adli kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne yönlendirdi; hakimlik ise yurt dışına çıkış yasağı ve haftada bir gün imza yükümlülüğü verdi. Avukat, baskılara karşı direneceklerini belirtti.

CHP Üyesi Meltem Gökhanoğlu'na Hakaret Suçundan Adli Kontrol: Yurt Dışına Çıkış Yasağı ve Haftalık İmza

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, kayyum yönetimi döneminde kapatılan "Alo Şiddet Hattı"nı 9 yıl aradan sonra yeniden açtı. Hattın lansmanı Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nda düzenlendi ve lansmana DEM Parti Milletvekili Sevilay Çelenk ile birlikte Eş Başkanlar Ayşe Serra Bucak Küçük ile çok sayıda kadın kurumu temsilcisi katıldı. Ardından hat uygulamaya geçti.
Konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ayşe Serra Bucak Küçük, “Kuşkusuz bugün önemli, kıymetli bir çalışmanın startını veriyoruz. Gönül isterdi ki böyle bir hat kurmaya gerek duymayalım, kadınlar açısından ne kadar acil ne kadar elzem olduğunu bilmeyelim. Geçmişte kaybettiklerimiz bize 10 yılımızı neredeyse kaybettiren, bizi tüm mekanizmalardan uzaklaştıran, yerel yönetimlerin katılımcı, yerinden yönetim ve dolayısıyla doğrudan kadınlara erişim mekanizmasından bizi uzaklaştıran anlayışa karşı bugün yine buradayız, hep birlikteyiz” diye konuştu.
Küçük, ayrıca "Kadın aktivistleri hep birlikte bu çalışmanın bir parçasıyız" dedi ve hattın kurulmasında Büyükşehir Belediyesi’nin yanı sıra pek çok kadın kurumunun çabasını vurguladı. “Tüm kadınlarla bu ağı en güçlü şekilde örecek olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu hattı büyütmek ve Amed Kadın Koordinasyonu’nun önemli bir çalışma alanı haline getirmek bizi çok güçlendirecek” ifadelerini kullandı. 
Üzerinde durulan bir diğer konu ise hattın yaslandığı miras ve tarihselli oldu. Küçük, kayyum yönetimi döneminde hattın kapatılmasına işaret ederken “2001’de Kadın Dayanışma Merkezi ile başlayan bir serüven ve 2008, 2015 yıllarındaki gelişmelerle büyüyen bu hattın, kayyumlar nedeniyle kapanması, bölgenin bu alandaki yoğun hizmetten mahrum kalmasına yol açtı” dedi. Ayrıca 2001 yılında başlayan süreçten itibaren 2015 yılında ilk adım istasyonu olarak kurulan Alo Şiddet Hattı’nın da kayyumlar nedeniyle kesintiye uğradığını hatırlattı. Bu mirasın yeniden canlandırılmasının önemli bir dönemeç olduğunu ifade etti.
Küçük, “İlk adım istasyonlarımız, kadın dayanışma merkezlerimiz gibi bu hattımızda kapandı. Bugün burada olmamız, kadınların kamusal alanda erişim ve dayanışma mekanizmalarını yeniden kurma yönündeki kararlılığımızın bir teyidi.” diye konuştu. Konuşmalarında, hattın yalnızca bir belediye çalışması olmadığını, kadın gönüllüleri ve aktivistlerin ortak çabasıyla güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı ve hattı tüm kadınlar için daha kapsayıcı ve etkili bir yapı haline getirme hedefini belirtti. 
Etkinlikte ayrıca, hattın geçmişteki kapanma sürecinin kadın çalışmaları ve dayanışma hareketleri açısından yarattığı anlamı ele alınırken, gelecekte hattın genişletilmesi ve Amed Kadın Koordinasyonuyla uyum içinde çalışılması yönündeki taahhütler dile getirildi. Bu toplantı, hattın yeniden hayata geçirilmesiyle kadına yönelik şiddetle mücadelede sürdürülen dayanışma ve katılım yanlısı politikaların güçlendirilmesi amacıyla atılan önemli bir adım olarak değerlendirildi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, kayyum döneminde kapatılan Alo Şiddet Hattı’nı 9 yıl sonra yeniden açtı ve lansmanı Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Eş Başkan Ayşe Serra Bucak Küçük, hattın yeniden hayata geçmesini kadına yönelik şiddetle mücadelede önemli bir adım olarak nitelendirdi ve geçmişte yaşanan kesintilere rağmen mücadeleyi sürdürme kararlılığını vurguladı. Kadın kurumlarıyla işbirliği ve mirasın yeniden canlandırılması hedefleriyle hattın büyütülmesi ve Amed Kadın Koordinasyonu ile uyum içinde çalışılması planlandı.

Diyarbakır’da Alo Şiddet Hattı 9 Yıl Sonra Yeniden Hizmete Başladı

OpenAI CEO’su Sam Altman, genç kullanıcılar için ChatGPT deneyimini yaş gruplarına göre ayırmayı ve güvenlik önlemlerini artırmayı planladığını açıkladı.
Yaş grubu ayrımı, 13-17 yaş arasındaki ergenler için ayrı bir deneyim, 18 yaş ve üstü için ise farklı bir ChatGPT deneyimi sunulması şeklinde olacak. Şüpheli durumlarda kullanıcılar otomatik olarak “18 yaş altı deneyime” yönlendirilecek. Belli ülkelerde kimlik doğrulaması da uygulanacak.
Altman, bu adımların yetişkinlerin mahremiyetine bir kısıtlama olabileceğini kabul etmekle birlikte gençlerin güvenliğinin öncelikli olduğunu vurguladı ve güvenlik ile özgürlük arasında hassas bir denge kurduklarını belirtti. Şirket, şeffaflığın önemli olduğunu ifade etti. Ebeveynler, çocukların hafıza kullanımı ve “karartma saatleri” gibi ayarları yönetebilecekler.
Altman ayrıca ChatGPT’nin 12 yaş altı için tasarlanmadığını ve şu an çocuk kullanımını tamamen engelleyen bir mekanizmanın bulunmadığını belirtti. ChatGPT’nin intihar yöntemleri hakkında bilgi vermeyeceğini, ancak yetişkin bir kullanıcı kurgu amacıyla bir hikaye yazmasını isterse yardımcı olabileceğini kaydetti.
Sistem, intihara meyilli genç kullanıcıları tespit ederse önce aileyi bilgilendirecek ve gerekirse yetkililere başvuracak.

OpenAI, genç kullanıcılar için ChatGPT deneyimini yaş grubuna göre ayıracağını duyurdu ve güvenlik önlemlerini artırdı. 13-17 yaş arası için ayrı bir deneyim, 18 yaş ve üstü için farklı bir deneyim uygulanacak; bazı ülkelerde kimlik doğrulaması da gündeme gelecek. Sistem, intihara meyilli genç kullanıcıları tespit ederse önce aileyi bilgilendirecek ve gerekirse yetkililere başvuracak.

İstanbul'da Yoğun Trafikte Ambulansa Yol Verme İçin Radyo Tabanlı Uyarı Sistemi Geliştirildi

Gündem

260 Milletvekilinin Anayasa Mahkemesi’ne başvurusu ile 7554 sayılı yasa zeytinlikleri madenciliğe açmaya karşı yürütmenin durdurulması ve iptali talep edildi

CHP Üyesi Meltem Gökhanoğlu'na Hakaret Suçundan Adli Kontrol: Yurt Dışına Çıkış Yasağı ve Haftalık İmza

Diyarbakır’da Alo Şiddet Hattı 9 Yıl Sonra Yeniden Hizmete Başladı

OpenAI, Genç Kullanıcılar İçin ChatGPT Deneyimini Yaş Grubuna Göre Ayıracak ve Güvenlik Önlemlerini Artıracak

İlgili Haberler

Hasan Mutlu: Tutuklama Hukuksuz, Doğrularımızdan Vazgeçmeyeceğiz

Sarıyer İlçe Seçim Kurulu, Gürsel Tekin'in CHP Olağanüstü İstanbul İl Kongresi talebini reddetti

TCMB verilerine göre Ağustos 2025’te konut fiyat endeksi yıllık %31,4 arttı; reel değişim -%1,2 olarak kaydedildi

Türkiye’de Ağustos 2025 konut satışları 143 bin 319 oldu; yabancılara satışlar azaldı