Paris'te düzenlenen basın toplantısında konuşan Pannier-Runacher, yaz aylarında ülkenin büyük bölümünü etkileyen aşırı sıcaklıklar hakkında değerlendirme yaptı.

Fransa, 1900'den bu yana yaşanan en sıcak üçüncü yazını geride bırakıyor. Ağustos ayındaki sıcaklıklar ise Güney Fransa'da pek çok noktada 40 dereceyi aştı.

Pannier-Runacher, bu yaz iki son derece ciddi sıcak hava dalgasının yaşandığını, gelecek yıllarda sıcak hava dalgalarının daha sık ve daha şiddetli olması muhtemel olduğunu belirtti.

Bu yaz çıkan orman yangınlarına değinen bakan, toplamda yaklaşık 30 bin hektarlık ormanlık alanın yok olduğunu söyledi. Ribaute köyünde meydana gelen yangın ise 11 binden fazla hektarı etkileyerek, son 52 yıl içinde Aude vilayeti ile Akdeniz bölgesi açısından 'tarihi' bir olay olarak nitelendirildi.

Meteo-France'in Üst Yöneticisi Virginie Schwarz ise Fransa'da 1947'den bu yana 51 sıcak hava dalgası kaydedildiğini kaydetti. Bu dalgalar, 25'i 1947-2011 döneminde, 26'sı ise 2011'den beri yaşandı.


https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o43f6a8d9-f9a8-48bf-9678-9dd33f0e1024.webp

Fransa'da Yaz Yangınlarında 30 Bin Hektar Ormanlık Alan Yok Oldu: Aşırı Sıcaklıklar ve Tarihî Yangınlar

Karacabey, Zonguldak Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı Gökçebey Orman Fidanlık Müdürlüğünü ziyaret ederken AA muhabirine, orman yangınlarıyla mücadelenin üç aşamalı bir süreç olduğunu açıkladı: yangın öncesi çalışmalar, yangınla mücadele ve yangın sonrası yanan sahaların yeniden ormanlaştırılması.

Yangın öncesi hazırlıkların hayati önem taşıdığını vurgulayan Karacabey, şöyle konuştu: “Orman yangınlarının çıktığı anda söndürülmesi gerçekten çok zor, tehlikeli ve profesyonellik gerektiren bir iştir. Ancak yangının çıkmamasını sağlamak da tamamen insana bağlı.”

Kış aylarında ülke genelinde yaklaşık 23 bin orman köyüne ulaşarak vatandaşları yangınlara karşı bilgilendirdiklerini, çoban, avcı ve arıcılarla yüz yüze görüşüp dikkatli olmaları konusunda uyarılar yaptıklarını, çocuklara da farkındalık eğitimleri verdiklerini aktardı.

Teknik donanıma ilişkin rakamları paylaşan Karacabey, 776 gözetleme kulesinin 184’ünün akıllı kuleye dönüştürüldüğünü, 27 uçak, 105 helikopter, 14 İHA, 1786 arazöz, 2742 ilk müdahale aracı ve 830 iş makinesinin sezon öncesi hazır olduğunu kaydetti. Ayrıca 4796 yangın havuzu ve göletin dolu halde bulunduğunu belirtti.

Bu yıl 1 Ocak’tan itibaren Türkiye’de 5.624 yangının söndürüldüğünü ve bu yangınların yüzde 95’inin 10 hektara ulaşmadan kontrol altına alındığını paylaşan Karacabey, yangınların büyük bölümünün kırsalda başlayıp ormana sirayet ettiğini ifade etti.

Yangın gözetleme kuleleri ve İHA’lardan alınan görüntülerle çıkan her yangından yaklaşık 2 dakika içinde haberdar olunduğunu, müdahale süresinin ortalama 11 dakika olduğunu dile getirdi. İklim değişikliği ve kuraklığın yangınların büyümesini hızlandırdığını da dikkat çekici bir unsur olarak gördü.

2025 yılı rakamlarına göre orman yanginlarının yüzde 96’sının insan kaynaklı olduğuna işaret eden Karacabey, şu açıklamayı sürdürdü: “Bu yangınların da neredeyse tamamına yakını ihmal ve dikkatsizlik sonucu. Sadece 137’si kasıtlı olarak yakılmış. Anız yakılması, bahçe temizliğiyle oluşan atıkların yakılması, piknik ateşleri ve sigara izmaritleri önemli etkenler. Gördüğümüz gibi hepsi insan kaynaklı.

Biz bunu klişe bir ‘iklim değişikliği nedeniyle oluyor’ savıyla açıklamıyoruz; iklim değişikliği, sıcaklık artışı veya kuraklık tek başına yangını çıkarmıyor. Yangını başlatan kıvılcım maalesef insan eliyle çıkarılıyor.”

Fotoğraf: Fadime Yılmaz Elma/AA

Ormancılıkta başarının doğayla uyum içinde hareket etmekten geçtiğini vurgulayan Karacabey, “Doğaya karşı bir şey yapmak mümkün değildir. Doğayla savaşan insanın bugüne kadar kazandığı görülmemiştir.” dedi ve tüm ormancılık çalışmalarında bu ilkeyi benimsediklerini belirtti. “Doğayı taklit etmek ve doğada olanı devam ettirmek gerekir; çünkü ormanlarımızın yüzde 97’si doğal ormandır.”

Orman alanlarında ağaç türlerinin değiştirilmesinin doğru yaklaşım olmadığını belirten Karacabey, doğal dengenin korunmasının önemine vurgu yaptı. Yanan sahalardan önce ölü ya da hayatını kaybetmiş ağaçları çıkardıklarını hatırlatarak etüt ve proje ekiplerinin görevlendildiğini, ileride benzer bir yangın yaşanması halinde yangının bütün blok ormanı etkilememesi için tampon bölgeler oluştuklarını, yerleşim yerleri ile orman arasındaki veya ziraat arazileriyle orman arasındaki alanlarda zonlar (alanlar) yaptıklarını söyledi.

Yangınların önlenmesinde basit davranışların büyük farklar yaratabileceğini söyleyen Karacabey, vatandaşlara şu çağrıyı yaptırdı: “Yoldan geçerken sigara izmariti atmayın, izin verilen alanlar dışında piknik yapmayın, tarlalardaki anızı yakmayın ya da bahçelerden çıkan atıkları yakmayın; bu ülkenin ormanlarının yanmamasını sağlayın. Yıllardır bu köylerde yaşıyoruz diye ‘bize olmaz’ demek yerine, artık ‘her şey olabilir’ diye bakmalıyız.”

Dünyada da büyük orman yangınlarının yaşandığına atıfta bulunan Karacabey, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri, Portekiz ve İspanya’da milyonlarca hektarlık ormanların küle döndüğünü anımsattı. Avrupa Orman Yangınları Bilgi Sistemi verilerine göre Türkiye’nin dünyada orman yangınlarıyla mücadelede önde gelen ülkelerden biri olduğuna dikkat çekti. “Yangınla mücadeleyle övünmek doğru değildir; büyük bir felaket bir anda tüm verileri alt üst edebilir. Nerede bir yangın varsa, onu söndürmek için kahramanca çalıştığını bildiğimiz personelimiz var.” diye konuştu.

Karacabey, teşkilat personelinin cansiperane mücadele ettiğini vurgulayarak, “İleri geri söylenen sözler, ‘Yeteri kadar mücadele edilmiyor’ ya da ‘Orman yangınlarıyla mücadelede yetersiziz’ gibi ifadeler, o insanların emeğine saygısızlıktır ve emin olun o kahramanları üzüyor bu tür haberler.” dedi.


https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/od95a4a24-81ce-4e1d-8791-7630f536aff8.webp

İhmal ve dikkatsizlik yangın riskini büyütür; farkındalık hayati önem taşıyor

Çanakkale Orman Bölge Müdürü Enver Demirci, Dardanos Yangın Yönetim Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında bu yaz dönemi boyunca kentte meydana gelen orman yangınlarına dair bilgiler paylaştı.

Bu yaz sezonu, Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü sınırlarında orman yangınları açısından sıkıntılı ve riskli bir döneme işaret ediyor; büyük yangınlar atlatıldı. Yangınlardan sonra Orman Genel Müdürlüğü, ormanların yeniden kurulması için çalışmalar başlattığını açıkladı. Demirci, yanmış alanların saha bazında tespit edildiğini ve hangi ağaçların yeniden getirilmesi gerektiğinin belirleneceğini belirtti. Doğal yollarla mı yoksa dikim yoluyla mı yenilenmesi gerektiğine ilişkin tespitler en kısa sürede tamamlanacak ve 2026 sonuna kadar ağaçlandırma çalışmaları bitirilecek.

Bu yıl Bölge Müdürlüğü sorumluluk sahasında meydana gelen toplam 130 orman yangınında 8.196 hektarlık orman alanı zarar gördü. Bölge, Edirne’nin üç ilçesini kapsadığı için bu veriler geniş bir coğrafyayı içeriyor. Çanakkale ilini ayıracak olursak; 118 orman yangını meydana gelmiş ve 7.039 hektarlık alan zarar görmüştür. Buna ek olarak 466 adet orman dışı yangına müdahale edildi. 118 yangından 86’sı kırsal alandan ormana sirayet eden yangınlar olarak kaydedildi.

Bölgede meydana gelen büyük yangınlara da değinen Demirci, şu bilgileri paylaştı:
- Sarıcaeli yangını saat 13.20’de çıktı, 6 dakika içinde müdahale edildi, 696 hektar alan zarar gördü.
- Bayramiç Yiğitler’de yangın 13.24’te çıktı, 7 dakika içinde müdahale edildi, 1.052 hektar zarar oluştu. Bu yangında orman köylerinden evler de zarar gördü.
- Çınarlı’daki yangın saat 13.36’da başladı, 4 dakika içinde müdahale edildi, 570 hektar alan zarar gördü.
- Gelibolu Pazarlı bölgesinde çıkan yangın saat 16.28’de başladı, 16.35’te ilk müdahale yapıldı ve 3.804 hektarlık orman alanı zarar gördü.

Demirci, bu yangınlarda bölgede bulunan tüm hava ve kara araçları ile belediye ve emniyetin imkanlarının seferber edildiğini, büyük bir koordinasyon içinde müdahalelerin gerçekleştirildiğini belirtti.

Bu sezonun sıkıntılı geçtiğini ifade eden Demirci, yangınlar sonucunda yaban hayatı, bitki ve böceklerin zarar gördüğünü ancak insan kaybının olmaması için sevindirici bir gelişme olduğunu vurguladı. Devletin kurumlarının koordinasyon içinde çalışmasının ciddi katkısı olduğunun altını çizdi.

Çanakkale’deki yangınlarda 746 personel görev aldı. Kullanılan ekipman ve altyapı şu şekilde duyuruldu: 1 insansız hava aracı, 4 helikopter, 4 uçak, 144 araç, 8 mobil ve 23 kulede kamera, 61 su toplama çukuru ile 27 yangın gözetleme kulesi aktif olarak kullanıldı. Köylere yangına müdahaleye destek için 222 su tankeri dağıtıldı.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/oc2b0d7ad-f61c-488e-8676-63bd902e3459.webp

Çanakkale'de 118 orman yangınında 7 bin 39 hektar alan zarar gördü

Küresel iklim değişikliğinin tetiklediği aşırı sıcaklıklar Avrupa'da yaz boyunca yükselince orman yangınlarında büyük kayıplar yaşandı. AA muhabirinin Avrupa Orman Yangınları Bilgi Sistemi verilerinden derlenen bulgular, temmuz ayı itibarıyla yangın sayılarının hızla arttığını ve kayıpların da büyüdüğünü gösteriyor.

Bu yıl AB ülkelerinde çıkan yangınlarda, 26 Ağustos itibarıyla yanan alan büyüklüğü 1 milyon 25 bin 36 hektara ulaştı. Yaklaşık 10 bin 230 kilometrekare olan bu alan, İstanbul'un iki katı büyüklüğüne karşılık geliyor.

Bu yılın başından bugüne orman yangınlarında tahrip olan alan miktarı, geçen yılın aynı dönemindeki 222 bin 132 hektara göre yaklaşık beş kat artış gösterdi. Bu kayıplar, 2006-2024 dönem ortalaması olan 277 bin 976 hektarın da dört katından fazlasına tekabül ediyor.

12 Ağustos haftasında yangınlar özellikle İspanya ve Portekiz'de yoğunlaştı; bu dönemde AB genelinde yıl başından beri kaydedilen toplam yangınların yaklaşık dörtte üçüne denk gelen 363 bin 874 hektar alan kaybedildi. AB'de bu yıl başından itibaren 1851 yangın çıktı.

AB ülkelerinde yıl başından itibaren en büyük kayıplar İspanya'da görüldü: 413 bin 992 hektar alan orman yangınlarında kaybedildi. Bu kaybın 370 bin hektarı Ağustos ayında çıkan yangınlardan kaynaklandı. İspanya'da bu yıl 800'ün üzerinde yangın kaydedildi.

Portekiz'de bu yıl yaklaşık 300'e yakın yangın çıktı; 26 Ağustos itibarıyla kaybedilen alan 270 bin 450 hektar oldu.

Romanya'da 126 bin 265 hektar, İtalya'da 72 bin 227 hektar, Yunanistan'da 46 bin 873 ve Fransa'da 35 bin 671 hektar alan yandı. Kalan kayıplar diğer AB ülkelerinde gerçekleşti.

Orman yangını kaynaklı karbon emisyonları ise 26 Ağustos itibarıyla rekor düzeye ulaştı ve 38 milyon tonu aştı. Geçen yılın aynı döneminde bu rakam 11 milyon tonken, 2006-2024 döneminin yıllık ortalaması 17 milyon ton olarak kaydedilmişti.

Sonuç olarak bu tablo, iklim krizinin Avrupa üzerinde yarattığı baskıyı ve risklerin ne kadar genişlediğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o80672b0e-5b8c-4a95-a4ef-8e0a5bfcf155.webp

“orman-yangınları” ile ilgili sonuçlar

Fransa'da Yaz Yangınlarında 30 Bin Hektar Ormanlık Alan Yok Oldu: Aşırı Sıcaklıklar ve Tarihî Yangınlar

İhmal ve dikkatsizlik yangın riskini büyütür; farkındalık hayati önem taşıyor

Çanakkale'de 118 orman yangınında 7 bin 39 hektar alan zarar gördü

Avrupa Birliği ülkelerinde orman yangınlarındaki kayıp bu yıl bir milyon hektarı aştı