Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nin adliyenin konferans salonunda sürdürülen duruşmada, organize suç örgütü elebaşı olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı ile aralarında bulunduğu tutuklu 6 sanık ve bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Salonda polis ekiplerince yoğun güvenlik önlemleri alındı.

Mahkeme başkanı, talep üzerine Adli Tıp Kurumu tarafından 10 maktul bebek için ölüm sebepleri, tanı ve teşhisler ile uygulanan işlemlerin doğruluğu, tıbbi uygulama hataları ve dosyadaki sanıkların ölümlerde kusurlarının olup olmadığına ilişkin ayrı ayrı raporların dosyaya girdiğini bildirdi.

Duruşma, müşteki avukatlarının beyanlarının alınmasıyla devam ediyor.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı’nın elebaşı olduğu suç örgütünün sevk ve idaresini sanık doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in yaptığı belirtiliyor. İddianamede, örgütün esas amacının, işletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf edip doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yapıp SGK’dan üst sınırda ödeme almak olduğu ifade ediliyor.

Sanıklarca hasta bebeklerin durumunun olduğundan daha ağır gösterildiği, olması gerekenden daha uzun süre yatışlarının sağlandığı belirtilen iddianamede, bu şekilde SGK’den yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından fazla para alındığı anlatılıyor. Bebek hastaların, uygun sağlık hizmeti almasını sağlayacak hastanelere sevki yerine örgüt adına karlı görünen hastanelere yatırıldığı ve karın büyük kısmının sağlık çalışanı olan örgüt üyeleriyle paylaşıldığı ifade ediliyor.

Esas amaç, bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi yerine maddi açıdan en yüksek kazancın elde edilmesi olarak nitelendiriliyor. İddianamede, sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen için “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” suçlarından 10’ar kez, ayrıca “resmi belgede sahtecilik” suçundan 11 kez uygulanmak üzere toplam 177 yıl 6’şar aydan 582 yıl 9’ar aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Sanık Gıyasettin Mert Özdemir için ise bu suçlardan 180 yıldan 589 yıl 9’a kadar hapis isteniyor; 8’i kadın 44 sanık için benzer suçlardan hapis cezaları öngörülüyor.

Soruşturma kapsamında İstanbul’da 9, Tekirdağ Çorlu’da 1 hastanenin ruhsatı iptal edilmiş; bu hastanelerde tedavi gören bebekler ve hastalar ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edildi. Ayrıca “yenidoğan çetesi”ni yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’i makamında tehdit edenler de tutuklandı. Öte yandan davanın sanıklarından İlker Gönen Antalya’daki cezaevinde 1 Şubat’ta intihar etti.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, “yenidoğan çetesi”ne yönelik Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının fezlekesi doğrultusunda hazırlanan 57 sayfalık iddianamede 13 kişinin “şüpheli” olarak, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ise “zarar gören” olarak yer aldığını belirtiyor. Firari hemşire Serenay Şenkalaycı’nın iki dosyada da şüpheli olarak bulunduğu iddianame, ana dosyayla birleştirilmiş durumda. Ayrıca mahkeme, cumhuriyet savcısını tehdit eden sanık Mustafa Kemal Zengin’in dosyasını ayırmış ve davadaki sanık sayısını 57 olarak kaydetmişti.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/obfea2585-dedf-41d5-b6c9-e69f130d0ed4.webp

“sağlık hukuku” ile ilgili sonuçlar

Yenidoğan Çetesi Davasında Sanıkların Yargılanması Devam Ediyor