AB’nin Engelleme Yasasıyla UCM yaptırımlarına karşı yanıtı: güncelleme mümkün mü?

AB’nin Eng...
Gündem, ABD'nin Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) yönelik yaptırımları ve AB'nin bu baskıya yanıt olarak engelleme yasasını nasıl kullanabileceği üzerinden şekilleniyor. ABD, bu yılın şubatta UCM Başsavcısı Kerim Han’a ve ağustos ayında ise Fransız yargıç Nicolas Guillou ile Fijili Başsavcı Yardımcısı Nazhat Shameem Han ve Senegalli Başsavcı Yardımcısı Mame Mandiaye Niang’a yaptırım uyguladı ve bu yetkilileri 'İsrail'e karşı UCM'nin eylemlerini desteklemek'le suçladı. Peki AB bu duruma nasıl yanıt verecek? AB, üye ülkelerin Washington'ın yetki alanı dışındaki yaptırımlarını aşmalarını engelleyen ve buna karşı koruyan 'engelleme yasası' olarak bilinen aracı güncellemeyi düşünebiliyor. Ancak şu ana kadar böyle bir adım atılmadı. İtalyan Uluslararası Hukuk Hukukçu Luigi Daniele AA’ya şöyle dedi: 'AB’nin bu yasa dışı ABD yaptırımlarını engelleme yasasına hâlâ dahil etmemesi şaşırtıcı.' Daniele, AB’nin bu yasal aracı kullanırken soykırım iddiaları ve uluslararası adalet yetkililerini sindirme çabalarına karşı durmadaki rolünü vurguladı. 'AB’nin tutumu yalnızca hukuki değil; siyasi ve ahlaki olarak da kabul edilemez,' diyen Daniele, 'AB’nin en kuvvetli ekonomik güçlerinden bazıları, bu yasa dışı yaptırımların etkilerini kasıtlı olarak koruyor ve bu yüzden hesap vermeliler' diye konuştu. Engelleme yasasının kullanılmaması, uluslararası adaletin ABD’nin rakip güçlerine karşı bir ‘savaş aracı’ olarak görülmesine zemin hazırlıyor. Daniele ayrıca, AB’nin geçmişte bu yasaya daha 'az trajik ve ağır' durumlar için başvurduğunu, Küba ve İran’a yönelik yaptırımları aşmak amacıyla bu yasanın güncellendiğini hatırlattı. Sergey Vasiliev, Hollanda Open Üniversitesi’nden Uluslararası Hukuk Profesörü, AA’ya konuşurken AB’nin engelleme yasaTasının ABD yaptırımlarının Avrupalı şirketlere işlemesini engelleyen ana araç olduğunun altını çizdi. Bu düzenlemenin AB topraklarında engellenmiş sayıldığını ifade eden Vasiliev, banka, sigorta veya danışmanlık gibi hizmet veren firmaların ABD baskısından etkilenen ana aktörler olduğuna vurgu yaptı. Vasiliev ayrıca, tüm üye ülkelerde doğrudan uygulanabilirliği olan bu yönetmeliğin, AB’nin egemenliğini ve vatandaşları koruma amacını taşımakta olduğuna işaret etti. 'Engelleme yasası, AB şirketlerine yasal koruma sağlayarak, AB içinde bu tür sınır ötesi tedbirlerden korkmamalarını temin ediyor,' dedi. Brüksel’in UCM’ye karşı benzer adımı atmaması için hiçbir neden bulunmadığını söyleyen Vasiliev, en azından Konsey Tüzüğü’nü değiştirerek korumaları UCM yetkililerini kapsayacak şekilde genişletebileceğini savundu. 'Durumun vahameti açıkça harekete geçilmesini gerektiriyor' diye ekledi.
Son Güncelleme:4 Eylül 2025 08:35