
Bir dönemde bir ons tuz ile bir ons altın takas edilebiliyordu. Bugün ise bir ons altın iki bin doların üzerinde, yirmi altı ons tuz ise yaklaşık bir dolar ediyor.
O dönemlerde tuz bulmak o kadar zordu ki sadece sofralarda değil, ekonomide de önemli bir yere sahipti. Antik Roma’da askerlerin maaşı bazen tuz olarak ödenirdi ve hatta “salary” kelimesinin kökenini oluştururdu. Sahi, tuz neden bu kadar değerliydi? Gelin tarihine bir bakış atalım...
İlk insanlar için tuz yol yapar: Hayvanların tuz yalakları için açtıkları patikalar, ticaret yoluna ve yerleşimlere dönüştü. İnsanların beslenmesi av etinden tahıla ve tahıla dönüşürken tuz gereksinimi arttı. Tuz, hem tadı korumak hem de gıdaları saklamak için vazgeçilmez bir madde hâline geldi. Çin’de MÖ 2700’lerde tıbbi amaçla kullanıldı; Antik Roma’da ise yaygın bir antiseptik olarak yer buldu. O dönemlerde tuz sadece bir gıda maddesi değil, bir ödeme aracıydı. Roma askerlerine maaşlarının bir kısmı tuz olarak verilir, bu uygulama “salarium” olarak adlandırılırdı.
En eski yöntemler güneşte buharlaştırma ile deniz suyunun kristalleşmesini sağlamakken, diğer yollarda yerin derinliklerindeki damar ve kubbe biçimli yataklardan tuz çıkarmak vardı. Orta Çağ’dan 18. yüzyıla kadar tuz bir statü göstergesiydi; sofrada tuza yakın oturmak itibar göstergesiydi.
Fransa ve Britanya gibi ülkelerde tuz sıkı biçimde düzenlendi ve vergilendirildi. Tuz vergisine duyulan öfke Fransız Devrimi’nin bile sebeplerinden biri olarak gösterildi. Yerin üstünde tuz bulmak nadirdi ve madencilik sınırlıydı. Bu yüzden yaşam için gerekli tuzu sağlamak çoğu zaman ticaretle mümkün oldu. 6. yüzyıldan itibaren tuz ile altın eşdeğer kabul edildi. Batı Afrika’daki Akan toplulukları ve Gana Krallığı gibi tüccarlar bir ons altını bir ons tuzla değiştirirdi. Rotalar Venedik’ten Konstantinopolis’e uzanan kara yollarına ve Mısır’dan Yunan dünyasına giden deniz yollarına yayıldı. Roma’ya giden en işlek yollardan biri Via Salaria adını taşıdı. Afrika’nın bazı bölgelerinde tuz kalıplar halinde para olarak kullanıldı.
Zamanla üretim arttı ve denge bozuldu. Günümüzde tuz üretimi yüz milyonlarca tona ulaştı; 2022’de üretim iki yüz doksan milyon metrik tondu ve başı çeken ülkeler ABD, Çin ve Hindistan oldu. Tüketim de yüksek kalırken yol güvenliği için kışın yollarda büyük miktarda tuz kullanıldı. Altının talebi güçlü kaldı ve çıkarılan altının neredeyse yarısı takıya dönüştü. Böylece bir zamanların denk takası tarihte kaldı.
Son Güncelleme:1 Ocak 1970 00:00