Ünlü Türk kökenli Alman oyuncusu Sibel Kekilli, Türkiye’ye dönüş iddialarıyla yeniden gündeme geldi. Dünya çapında tanınan performanslarıyla hafızalara kazınan Kekilli, Fatih Akın’ın Duvara Karşı filmindeki başrolü ve HBO’nun popüler dizisi Game of Thrones’taki Shae rolüyle biliniyor.

Son dönemde sosyal medyada sıkça olumsuz yorumlar ve taciz mesajları alan oyuncu, Türkiye’den girişleri geçici olarak engelleme kararı almıştı. Yakın zamanda çıkan bir haberle yeniden Türkiye’ye döneceği iddia edildi; Kekilli sosyal medya paylaşımıyla bu iddiaları adeta dalga geçercesine yanıtladı: Görünüşe göre bu insanlar benim bilmediğim bir şeyi biliyor.

Kekilli’nin hayatı, 16 Haziran 1980’de Almanya’nın Heilbronn kentinde doğmasıyla başladı. Ailesi Türkiye’den Almanya’ya göç eden işçi kökenli bir ailedir. Eğitimini tamamladıktan sonra belediyede memur olarak çalıştı; ardından farklı işler denedi. 2004 yılında Fatih Akın’ın Gegen die Wand (Duvara Karşı) filminde başrolü üstlenmesiyle kariyeri değişti. Film Berlin Film Festivali’nde Altın Ayı ödülünü kazandı ve Kekilli’ye Avrupa Film Ödülleri’nde En İyi Kadın Oyuncu adaylığı getirdi.

Kariyeri Almanya’da devam ederken, uluslararası alanda özellikle Game of Thrones’ta oynadığı Shae ile geniş kitlelere ulaştı. Bu rol, ona dünya çapında büyük bir hayran kitlesi kazandırdı.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o1f161426-e9ae-48fd-9c8f-6567faa0da35.webp

Sibel Kekilli Açıklama Geldi

Sibel Kekilli Türkiye İddialarına Net Yanıt Verdi

Son günlerde sanat ve eğlence sektöründe kadın bedeninin sömürülmesiyle ilgili ciddi iddialar gündeme geliyor. Fotoğrafçılar, besteciler ve diğer meslek gruplarından bazı kişiler etik dışı yöntemlerle kadınları manipüle ederek kariyer elde etmeye çalıştıkları yönünde suçlamalarla karşı karşıya kalıyor.

X ve Instagram gibi platformlarda geçmişte istismar edilen kadınlar bu isimleri tek tek ifşa etmeye başladı ve seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Sanatçı Denef de bu süreçte mağdurların sesini duyurmaya yardım ediyor.

Adlin'in adıyla anılan iddialar özellikle sosyal medyada büyük yankı uyandırdı; bazı paylaşımlar küçük yaştaki bir kişiyle uygunsuz mesajlar kurulduğunu öne sürüyor. Bu iddiaların ardından Adlin'in yakın çevresinden Tolga Akış sosyal medyada şu görüşü paylaştı: Sektörün tümüyle bir iletişim içindeyiz ama hiç kimsenin yanlışını savunacak değiliz; bu sektörde de ülkede de değişmesi gereken çok şey var.

Sektörde kadınların objeleştirilmesi yaygın bir konu olarak gündeme geliyor. İlk olarak Adlin'in ifşası gündeme geldiğinde ardından diğer isimlerin de kendi hesaplarından itiraflarda bulunduğu belirtildi. İddiaların hedefinde farklı isimler olsa da ortak tema kadınların güç ve kariyer için araç olarak görülmesi üzerine kurulu.

Aralarında Harun Ateş olarak bilinen bir bestekarın bir kadına yazmaması gereken mesajlar göndermesi sosyal medyada tepkilere neden oldu; bazı ünlü isimler bu olaya kayıtsız kalmadı ve destek mesajları paylaştı.

Denef taciz edilen başka bir kadının yaşadıklarını da paylaştı. Çekim öncesinde sınırlar ve rahatsız olunan durumlar netleştirildi; fakat çekim sırasında fotoğrafçının sarhoşken rızası olmadan pozlar yaptırdığı ve fiziksel temaslarda bulunduğu öne sürülüyor. Mağduru olan kişi durumu sonradan fark ettiğinde paylaşımların yapılmaması için çaba gösterdiğini, ancak içerik manipüle edildiği için kendini suçlamış hissettiğini belirtiyor. Ayrıca DM üzerinden ulaşılarak hikaye, gizli kimlik gibi şeyler talep edildiği ve manipülasyonla rızanın alınmaya çalışıldığı iddia ediliyor. Oastabis adlı kişi bu iddiaların bazı yönlerini destekliyor ve söz konusu kişinin model olmasını istediğini, psikolojik baskı uyguladığını ileri sürüyor.

Bu konular sektörde güvenli ve saygılı çalışma ortamlarının sağlanması için daha geniş bir toplumsal farkındalık yaratıyor. Olayların peşinin bırakılmaması ve adil bir incelemenin yürütülmesi önem taşıyor.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o2733eaa8-e527-4dd7-8a6b-e4469e513000.webp

Kadın Beden Sömürüsü İfşa

Fotoğrafçı, Besteci ve Daha Fazlası: Sektörde Kadın Bedeni Sömürüsüne Dair İfşa Süreci

Dizi ve film sektöründe kadınlara yönelik taciz iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Birçok kadın, tanınmış erkek isimlerin tacizini mesajlar ve ekran görüntüleriyle tek tek paylaştı. İfşa edilen isimler, sık sık ekranlarda gördüğümüz oyuncular arasından çıktı.

Taciz iddialarını gündeme taşıyan isimlerden biri de Tozluyaka dizisiyle oyunculuk hayatına başlayan Doğa Lara Akkaya oldu. Akkaya, ünlü oyuncu Tayanç Ayaydın'ın kendisine attığı mesajları ifşa etti. Akkaya'nın paylaşımları, Bahar Şahin'in polemik yaşadığı Mine Tugay konusunu hatırlattı.

Geçtiğimiz günlerde Mine Tugay ile yaşadığı polemikle magazin gündemine düşen Bahar Şahin, dizi ve film sektörüne yeniden tepki gösterdi. Şahin, Akkaya'nın paylaşımlarını kendi hikayesinde paylaşarak destek verdi ve şu ifadeyi paylaştı: Sesini çıkartan herkesi dışlarsınız siz sektör olarak! Zor durumda olanlar zor durumda kalmaya devam ederler. Arsız, sapık, ruh hastası kim varsa çalışmaya devam eder.

Taciz iddialarını ortaya koyan kadınlar, seslerini yükselttikçe destekler de artıyor. Sektördeki güç dengelerini ve çalışma koşullarını yeniden düşünmeye sevk eden bu paylaşımlar, mağdurların korunması için yeni adımlar atılmasına dair tartışmaları alevlendirdi.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o2849cf83-8bb9-4d79-ac16-027c19d57125.webp

Bahar Şahin'den Sert Tepki

Taciz İddiaları Gündemi Sarsıyor: Bahar Şahin'den Sert Tepki

Geçtiğimiz günlerde sosyal medya ünlü isimlerin kadınlara yönelik taciz ve şiddet iddialarıyla sallanırken, bu tartışmalar bugün de hız kesmedi.
Ozan Güven, geçmişte Deniz Bulutsuz’u darbettiği iddiasıyla yargılanıp ceza aldığı gündemden sonra tepkilerin odağına yerleşmişti; hatta bu tepkiler büyünce "Yedi Kocalı Hürmüz" müzikalindeki rolünden ayrıldığı duyurulmuştu.
Ancak yeni bir gelişme bu konuyu yeniden gündeme taşıdı.
Günay Karacaoğlu, Ozan Güven’le dostluklarının 35 yıldır sürdüğünü belirterek destek mesajı yayımladı ve kendisini bir kadın olarak ifade etti:
Ben GÜNAY KARACOĞLU. KADINIM. Ozan’la 35 yıldır yan yanayız, kimi zaman sahnelerde kimi zaman sofralarda, şimdi de yanındayım. Yeniden beraber sahneye çıkana kadar, evde aç oturma, gel, taze fasulye var.
Kararın böyle bir yönde olması, sosyal medyada yankı yarattı ve olaylar zincirinin yeni bir dönemece girdiğini gösterdi.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/ob362a1e3-f8ba-4ab7-bab1-52c23a8cb96e.webp

Taciz ve Şiddet Gündeminin Ardından Günay Karacaoğlu'ndan Ozan Güven'e Destek

Taciz ve istismar iddialarının sanat dünyasında yankı bulduğu günlerde pek çok ünlü isim iddiaların sahiplerinin yanında durdu.

Yeni albümünü kısa süre önce yayınlayan Aleyna Tilki, Instagram üzerinden yaptığı paylaşımla bu kişilerin yanında olduğunu açıkladı.

Boğazı düğümlenerek konuşan Tilki, bu tür açıklamaları yapmanın ne kadar zor olduğundan bahsetti. Daha önce sahnelere çıkmasının engellendiğini iddia eden sanatçı, zorlu bir mücadele verdiğini ve zamanla içindeki korkuların hafiflediğini söyledi. Bir şarkısında bile bitişi yazdığını belirtti; kötülüklerden arınmanın mümkün olduğuna inandığını ifade etti.

Tilki ayrıca, istismar gibi bir olayla karşılaşanların suçluluk duygusuyla boğuşmasının normal olduğunu dile getirerek, onları susturmak yerine yanında olacağını vurguladı. Sesini duyurmaya cesaret edenlerin yanında olduğunu ve daha içlerini açamamış olanları da kucaklayacağını söyledi.

Son olarak, sese duyduğunu, gördüğünü, anladığını, bildiğini ve hissettiğini belirtti; hiçbir şeyin suçları olmadığını ve her şeyin geçeceğini umutla ifade etti. Bu süreçte kendisini Aleyna olarak onların yanında görmeye devam edeceğini ve sessiz kalanları kucaklayacağını söyledi.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o2d65270b-156e-47f2-af4b-6fdc224195fb.webp

Aleyna Tilki Taciz İddialarına Sessiz Kalmadı: Başına İstismar Gibi Bir Olay Geldiğinde...

İstanbul'da İstinye Üniversitesi’nde görev yapan akademisyen Cahit Üstün hakkında öğrencilere yönelik taciz ve psikolojik şiddet iddiaları gündeme geldi.

Kız öğrenciler, Üstün’ün kendilerine attığı iddia edilen taciz içerikli mesajları sosyal medyada paylaştı. Instagram üzerinden kaybolan mesajlar şeklinde iletilen mesajlarda, 'Bikinili fotoğrafın var mı?' gibi talepler yer aldığı ve bazı öğrencilerin bu mesajlar nedeniyle tacize maruz kaldıkları ileri sürülüyor.

Bu mesajlar sosyal medyada paylaşıldıktan sonra üniversitede soruşturma başlatıldığı bildirildi.

Açıklamada, 'Okulumuzda görev yapan akademisyen Cahit Üstün'ün öğrencilere karşı uyguladığı taciz ve psikolojik şiddet ortaya çıkmıştır' ifadesi yer aldı. Bu durum, üniversitelerde kadınların ve LGBTİ bireylerin haklarını savunması için şiddetsiz, tacizsiz bir kampüs kurmanın ne kadar önemli olduğunun altını yeniden çizdi.

ÇİTÖK talebini bir kez daha yinelerken, bahsi geçen şahsın eğitimden ve eğitim hayatından men edilmesini talep edildi. Şiddetsiz kampüsleri hep beraber kuracağız. Birlikte kazanacağız!

Ayrıca iddiaların, 'Bana bir şey olmaz, sizin öğrencilik hayatınız biter' gibi söylemlerle iktidarın cezasız politikalarından beslendiğini gösterdiği öne sürüldü. Tartışmada İstanbul Sözleşmesi’nin iptali ve kadınların beyanlarının dinlenmemesi, kadın katillerinin cezasız bırakılması gibi konuların da dile getirildi.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o52dd2f36-3d6e-4f04-b0d9-d0033964acc4.webp

Taciz İddiaları Gündemde: Akademisyen Cahit Üstün’ün Kız Öğrencilere Attığı Şok Edici Mesajlar Ifşa Edildi

Son dönemde magazin gündemini sarsan taciz iddiaları, kadınların yaşadıklarını açıklamaya devam ettiğini gösteriyor.

Yönetmen ve sinema küratörü Lara Kamhi, 19 yıl önce birlikte olduğu iş insanı Volkan Büyükhanlı'nın kendisine şiddet uyguladığını ileri sürdü.

Kadınlar arasında yükselen 'Susma' hareketiyle birlikte, sektördeki pek çok kadın, ünlü erkek isimlerin kendilerine dokunduğu ve istismar iddialarında bulunduğunu paylaşıyor.

Bu idialara bazı erkek ünlüler yanıt verirken, bazıları sessizliğini koruyor. Ancak pek çok isim, iddia sahiplerinin yanında olduklarını belirtti.

Kamhi, sözlerine şöyle başladı: 'Herkes eteğindeki taşları dökerken ya arada kaynayacak ya da ciklet olacak. Ama hadi benden çıksın.' Daha sonra, 'Bilen de biliyor ya zaten, fakat 19 sene önce bu tür olaylar şiddete uğrayan tarafın suçlu kabul edildiği bir döneme tekabül ediyordu...' ifadelerini kullandı ve Volkan Karahanlı ile ilişkilendirdiği şiddet iddiasını yineledi.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o554e2a63-c0fd-4281-9d9b-eae34f42e90f.webp

Yönetmen Lara Kamhi 19 Yıl Sonra İfşaladı: İş İnsanı Volkan Büyükhanlı'nın Şiddet Uyguladığını İddia Etti

Son dönemde sanat ve medya dünyasında artan taciz iddiaları gündemi sarsmaya devam ediyor. Bu kez dikkatleri üzerine çeken isim, kendine özgü tarzı ve güçlü sözleriyle tanınan Kalben oldu. Ünlü şarkıcı, 19 yaşında otobüs yolculuğunda yaşadığı tacizi ilk kez tüm ayrıntılarıyla paylaşıyor. Yıllar boyunca içten içe savrulan bu travmanın hayatına nasıl yansıdığını samimi bir dille anlatıyor. Açıklamaları, hem hayranlarını hem de meslektaşlarını duygulandırdı; müzik onun için ayakta kalmanın bir yolu olmuş durumda.

Gelin o açıklamalara birlikte göz atalım. Taciz ve istismar iddiaları gündemde çalkalanırken Kalben uzun bir paylaşım yaptı. Müzikleriyle ruhlara dokunan, özgün tavrıyla geniş bir hayran kitlesi kazanan sanatçı, yıllardır içinden çıkamadığı bir olayı cesaretle dile getiriyor. 19 yaşında yaşadığı tacizi anlatırken o dönemde annesinin hastalığıyla boğuştuğunu, otobüs yolculuğunda uyurken bacağının arasına bir el dokunduğunu hatırladığını söylüyor. O anı hiç unutamadığını belirtiyor ve travmayı yıllar boyunca bastırmaya çalıştığını fakat etkilerinin hayatının birçok alanında devam ettiğini ekliyor.

Yaşadığı travma onu yalnızlaştırmış olsa da müzik ona yeniden güç veriyor. 19 yaşındayım ifadesiyle başlattığı paylaşımda, annesinin ölüm haberinin ağırlığı altında otobüste mola verildiği bir anda duyduğu korkuyu ve ardından gelen dokunuşu hatırlıyor. Arka çapraz koltuktan gelen kişinin dokunuşunu unutamadığını belirtirken yolculuk sona erdiğinde arkadaşlarına olan kızgınlığını da dile getiriyor. Bu olayın erkek tarafına mı yoksa kadın tarafına mı atfedileceğine dair karışık duygularla yüzleştiğini anlatıyor. Yıllar içinde benzer olaylar birikti; bazı anılar paylaşılırken bazıları ise sessizce kalmış.

Bazı anılarının paylaşıldığında arkadaşların tepkileriyle karşılaşıldığını, bazılarının ise faillerle olan bağlarını sürdürdüklerini anlatıyor. Feminizm söylemleriyle süzülen sofraları uzaktan izlediğini; bugün ise deneyimlerini açıkça paylaşan herkesi kutladığını ifade ediyor. Destek almanın önemine vurgu yapıyor: Destek alarak hayatta kaldığını söyleyen Kalben, bazen suistimalin temelinde kendine değer vermemenin yattığını da dile getiriyor. Kendine değer vermeyi yeniden öğrenmenin uzun yıllar aldığını belirtiyor.

Maddi güçten yoksul olduğu uzun yıllar boyunca geleneksel kadınlık rolünün baskısı altında yalnız kaldığını, bu süreçte kendisine zarar veren, ruhsuz ve toksik ilişkilere sürüklendiğini anlatıyor. Bu deneyimler gerçeğin acı tarafını gösterirken, müzik ve müzikle kurduğu bağlar sayesinde hayata tutunacağını belirtiyor. Güvensizlik, korku ve geçmişin gölgesinin tamamen kaybolmadığını ifade ederken, en yakınlarının bile bazen güvenilir olmadığını kabul ediyor. Ancak müzik ve hayranlarının sevgisi ona güç veriyor.

Geçmişte bilmeden zarar veren biriyle karşılaştığında dargınlık ve özür dileme ihtiyacı arasında kalıyor; bu karanlık dönemi birlikte aşabilmek için açık sözlü bir yaklaşımı seçiyor. Kalben, sevgi ve samimiyetle ilerlemeye devam edeceğini şu sözlerle dile getiriyor: Sevgimle. Kalben.


https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o74ecafe3-f65f-4695-81ff-2444a5b1dbd2.webp

Taciz İfşaları Büyüyor: Kalben Otobüste Yaşadığı Tacizi İlk Kez Tüm Detaylarıyla Anlattı

Sektördeki pek çok ünlü ismin taciz iddiaları ve ifşa mesajlarının gündeme geldiği bugünlerde, Simge Sağın susmuş ya da susmak zorunda kalmış kız kardeşlerine destek veriyor.

Simge Sağın, tacize uğrayan tüm kadınlara bir çağrı yaptı: 'Vakit konuşma vaktidir.'

Kendisi de yaşadıklarını paylaştı: çocuk yaşta istismara maruz kaldığını ve sustuğunu açıkladı.

Sanat dünyasında basına yansıyan iddialar, fotoğrafçı Mesut Adlin'den ünlü oyuncular Mehmet Yılmaz Ak ve Tayanç Ayaydın'a, şarkıcı Anıl Emre Daldal'dan stand-upçı Mesut Süre'ye kadar uzanan geniş bir yelpazeye yayıldı. Listedekilerden bazılarının kim olduğu konusunda belirsizlik sürüyor; ve kim bilir daha kimler var?

Ama ifşaların ardı arkası gelmiyor. Ünlü camia, bugüne dek sessiz kalmak zorunda kalan tüm kadınları sesini çıkarmaya çağırıyor ve ardında duruyor.

Sözlerini güçlendiren Simge Sağın, 'Hepimiz bir şeyler yaşadık...' diye başlayarak şunları söyledi: 'Çocuktum... Küçüktüm... Korktum... Sustum... Ama artık biliyoruz: Biz sustukça melek yüzlü şeytanlar çoğaldı. Artık gün değişti! İstismar eden, suç işleyen, can yakan herkes tek tek ortaya çıkacak! Hiçbir kötülük gizlenemeyecek! Çünkü suskunluk yarayı büyütüyor ama söz yarayı iyileştiriyor. Artık biz konuşuyoruz. Artık biz susmuyoruz. Kız kardeşlerim! Korkmayın, susmayın. Bitsin bu karanlık, bitsin bu kötülük. Birlikte olursak ancak son bulacak!'

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o886d3040-75bd-470c-9e17-ddb9823e4569.webp

Tacize Uğrayan Kadınların Sesine Destek Veren Simge Sağın'dan Yürek Burkan İstismar Açıklaması

Geçtiğimiz günlerde Doğa Lara Akkaya tarafından paylaşılan taciz mesajları, genç oyuncunun güvenliğini sarsan bir gerçeği gözler önüne serdi. Tozluyaka setinde birlikte çalıştığı Tayanç Ayaydın'ın kendisini sözlü olarak taciz ettiği mesajları paylaşan Akkaya, projesinin bu dönemeçte gündem yaratmasıyla dikkat çekti.

Ayaydın, bu sezon yayınlanacak olan yeni projesi 'Ben Leman'daki rol arkadaşları Burçin Terzioğlu ve Şebnem Sönmez'in de tepkisini çektiği iddiasıyla gündeme geldi. Kendisiyle ilgili ortaya atılan iddialara karşı kamuoyuna bir özür mesajı yayımladı. Mesajında, söz konusu iletilerin kötü niyetli olmamasına rağmen uygunsuz olarak algılanabileceğini belirtti ve hatasının büyümemesi için yargı yoluna başvuracağını ifade etti.

Akkaya buna karşı sert bir yanıt verdi. "Bu açıklamayı yaptığımı gerçekten inanamıyorum" diyen oyuncu, o ana kadar paylaşılan mesajları yayınlamadığını, fakat şimdi daha fazla ekran görüntüsünün olduğunu söylediklerinde olayın bir taciz boyutuna ulaştığını savundu. Semih Bağcı'nın da yanında bulunduğu bir dönemde Ayaydın'ın kendisini takip ettiği ve bazı mesajlarda "keşke yaşın biraz daha büyük olsa, öyle durursan öpücem" gibi ifadeler kullandığına dikkati çekti.

Akkaya, Ayaydın'ın ifadelerinin tacizin sınırlarını aştığını belirterek, hâlâ netleşmeyen bu durum için hukuki yolun kapısının açıldığını ifade etti. Olayın bir an önce adaletin önüne gitmesi gerektiğini belirten Akkaya, geçmişte paylaşılan bazı mesajların önceki aşamalarda kamuoyuna yansıtılmadığını ve bu yüzden şimdi adalet arayışına başvurmaya karar verdiğini belirtti.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/oa289d97f-4407-427e-932e-b69940a57601.webp

Taciz İfşası Sonrası Doğa Lara Akkaya: Ayaydın'ın İçten Özrü İfşa Sahibi Akkaya'nın Sabrını Zorluyor

Taciz iddiaları gündemi sarsmaya devam ederken ELLE dergisi, 'Kadınların yanındayız' mesajını paylaştı. Yıllar önce Erol Köse meselesi nedeniyle ELLE’yi boykot ettiğini açıklayan Didem Soydan, bu sefer derginin söylemini samimi bulmadığını söyledi.

Sert bir dille cevap veren Soydan, eski defterleri açarken şu noktalara işaret etti: 'Davaları süren erkek oyunculara gösterdiğiniz destek, sadece takipçi ve tıklama kaygısıyla mı belirleniyor? Kadın dergisi olmanın sorumluluğunu yerine getirdiniz mi? Kapaklarınızda ve sayfalarınızda sektörde en ufak çaba göstermeyen, sesini çıkarmayan isimleri taşıyorsunuz; genç ve üretken modeller ile oyuncuları görmezden geliyorsunuz.'

Bir model olarak 21 yılını yayın gruplarında geçirmiş biri olarak, Erol Köse’nin sözlü şiddetine ve iftiralarına maruz kaldığımı bile dikkate almazdınız. Sessizliğiniz, sessiz kalmaktansa destek mesajı verenlere karşı daha ağır bir hayal kırıklığıydı.

'Değişen nesille birlikte, editörlerinizin yerlerini yeni neslin serin kollarına bırakmasını umuyorum' diyen Soydan, umudu şu sözlerle bitirdi: 'Yaşamak bir umuttur; başka mağdurları artık dikkate aldığınızı görmek bile bir umuttur.'

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o0e270775-e96c-4e61-803d-4574dd05264a.webp

Didem Soydan'dan ELLE'ye Sert Yanıt: 'Kadınların Yanındayız' Mesajı Yeterli Değil

Sektörde son dönemde artan taciz iddiaları ve sosyal medyadaki çarpıcı gelişmeler gündemi sarsarken, pek çok isim seslerini yükseltiyor. Ünlü oyuncu Saadet Işıl Aksoy da bu sese kulak verenlerden oldu.

Aksoy, çocukluk ve gençlik yıllarında yaşadığı tacizi anlatarak genç kadınlara cesaret ve dayanışma mesajı verdi. 14-15 yaşlarındayken yaşadığı bir olay, zihninde derin izler bıraktı: Bir akşamüstü eve dönüş yolunda kapkaçla karşılaştım. Yanıma yavaşça yanaşan bir arabadan bakmaya cesaret edemediğim için hedefe kolayca ulaşabilirlerdi ve çantamı çekebildiler. Bir süre aracın yanında sürüklendim.

O dönemde bu tür tacizler günlük hayatımızın bir parçasıydı; o yüzden genç kadınlar olarak başkalarının davranışlarını anlamaya çalışırdık. Kaldırımdan karşıdan gelen bir erkekten dolayı yön değiştirmek, toplu taşıma aracında çantayı göğsümüze doğru siper etmek... Araba kullanmayı öğrendikten sonra takip edildiğimde nasıl kaçınacağımı bile öğrenmiştim. Yaşım ilerledikçe taciz biçimi değişti, savunma stratejilerim de evrildi ve her seferinde daha sağlam adımlar atmayı öğrendim.

Bugün artık kızımın kendi hayatında bu duvarları örmesi gerekmeyeceğini umuyorum. Çünkü artık konuşuyoruz. Çünkü kabul etmiyoruz. Çünkü “Onun da o saatte orada ne işi varmış?” gibi manipülasyonlara kapılmıyoruz. Konuşanlar konuşamayanlar da dahil, o korkunç hissi yaşayan her kadını şefkatle kucaklıyorum.

Geçmişin yaralarını taşısak da, bugün birlikte daha güçlüyüz ve dayanışma içinde ilerliyoruz.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o6598b8ff-c9b5-41bc-9765-922c3fd2fbaa.webp

Gündemi Sarsan İddialar Sonrası Oyuncu Saadet Işıl Aksoy, Yıllar Boyunca Yaşadığı Tacizi Anlattı

Taciz iddiaları ardı ardına gündeme yükselirken, sessizliğini bozduğu anlar dikkat çekti: Hayal Köseoğlu uzun bir paylaşımla zihinleri kurcalayan konuya parmak bastı.

Sosyal medyada yayılan mesajında, kadınların çocukluklarından beri maruz kaldıkları tacize vurgu yaptı; erkeklerin “fiziksel güç” üzerinden kurduğu üstünlük söylemine karşı sert çıktı.

İddiaların ardından gelen açıklamalar da gündemin odak noktası oldu:

- İlk olarak Tayanç Ayaydın hakkında bir taciz iddiası ortaya atıldı ve olay sosyal medyada hızla büyüdü. Ayaydın, günler süren sessizliğini bozdu; yılbaşı gecesi Doğa Lara Akkaya’ya gönderdiği bir mesajdan kaynaklandığını belirtti, “Kimseyi taciz etmedim, kötü niyetim yoktu” dedi ve iddiaları reddederek hukuki yollara başvurma sinyali verdi.

- İlişki Testiyle tanınan Mesut Süre, “Hiçbir kadınla istemediğim bir yakınlık kurmadım” diyerek iddiaları reddetti ve konuyu mahkemeye taşıyacağını söyledi.

- Meksika Açmazı’ndaki dostlarının da kendisine destek verdiği görüldü. Destek mesajlarında, tacizin kadınlar tarafından açıklanması gerektiğini savunan, güç dengeleri ve cinsiyet temelli adalet üzerine sert yorumlar paylaşıldı.

Bir kullanıcı ise, tacizi dile getirirken kadına yönelik şiddetin ve güç dengesinin nasıl kurulduğunu, toplumsal düzenin tepkiler karşısında nasıl savunulduğunu çarpıcı bir dille anlattı. “İnsanoğlu, aletler sayesinde hayvanlardan güçsüz değil; kadınlar da bu güçsüzlüğü kırmak için aletler üretmesiyle avantaj elde ediyor. Ama konuyu sızlatan gerçek şu ki, bugünkü sistemde kadına yönelik taciz ve şiddet hâlâ yaygın.” şeklinde bir inceleme yayıldı.

Bu süreçte, “genellemeler” üzerinden yürütülen tartışmalar hız kazandı. Yetkili sesler, genellemeyi reddetse de, toplumun taciz ve güç dengesi konusundaki kaygıları büyüyor. Ve tüm bu yaşananlar, kadınların güvenliği ve toplumsal adalet taleplerinin ne kadar akut olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.

Sonuç olarak: Taciz iddiaları ve yanıtlar zinciri, sosyal medya üzerinden yükselen bir diyalog olarak sürüyor. Konunun tarafları, savunma ve eleştiriyle, sürecin adaletli ve şeffaf ilerlemesini umuyor.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/ofb92a047-129e-4081-a8a8-999092058a72.webp

Hayal Köseoğlu’nun Açıklamasıyla Taciz İddialarına Yeni Tepkiler

Medya sektöründe yer alan taciz iddiaları, pek çok kadının sesini yükseltmesine yol açtı. Yaşananlar, okuyanları bile dehşete sürüklüyor.

Bir X kullanıcısı olan Queenofmafo, iş yerinde tacize uğradığını açıkladı. İddiaya göre tacizcinin suçu için değil, sadece 200 TL için işten çıkarıldığı iddia edildi.

İddialar, gönderilen mesajlar üzerinden ifşa edilirken, bazı kişiler olayları anlatmayı tercih ediyor; bazıları ise hâlâ sessizliğini koruyor. Queenofmafo’nun paylaşımı, bu konuyu yeniden gündeme taşıdı ve pek çok çalışan için güvenlik ile hesap verebilirlik ihtiyacını hatırlattı.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o0950c92f-2322-454c-bf3b-86c91b219431.webp

İş Yerinde Tacize Uğrayan Kadın, Tacizcinin '200 TL' İçin Değil Başka Bir Nedenden İşten Çıkarıldığını Anlattı

Geçtiğimiz haftadan bu yana medya dünyası, peş peşe gelen ağır iddialarla çalkalanıyor.

Fotoğrafçılardan başlayıp tüm sektöre yayılan konuşmalar, ünlü oyuncular, yönetmenler, iş insanları ve daha pek çok ismin adını gündeme taşıdı.

Geçmişte bazı kadın sanatçılar, kendilerini taciz ettiğini iddia ettikleri erkeklerle ilgili açık konuşmalar yapıyor. Bu iddialara karşı gelenler de oldu; sessiz kalanlar da... Sektörde çoğu durumda iddia sahiplerinin yanına pek çok destek çıkarken, bazı isimler iddialara karşı savunmalar yaptı ve bazılarını destekledi.

Ancak tartışmalar sürerken bu kez mobbing iddiaları da gündeme damga vurdu.

İfşa ve iddiaların yayıldığı süreçte Mesut Adlin'in Manifest dahil pek çok ünlü isimle çalıştığı bilgisi ortaya çıktı. İlk olarak Manifest grubuyla Mesut Adlin arasındaki çalışma ilişkisi sonlandırıldı. Ardından Adlin, “karşı tarafın yaşını öğrendiğimde konuşmayı bırakıp, takipten çıkıyorum” sözleriyle bir açıklama yayımladı.

İlerleyen süreçte İlhan Şen’in bir takipçisinin hesabı “fake” olduğunu söylemesi üzerine mesajlar silindi. Daha sonra Şen, bu iddialar içeren açıklamada, paylaşılmış mesajlardaki kişinin kendisi olmadığını ifade etti.

Dilan Bozyel, henüz 16 yaşındayken oyuncu Mehmet Yılmaz Ak’ın kendisini istismar etmeye çalıştığını öne sürdü. Ak ise iddiaları reddetti ve hukuki süreci başlatacağını açıkladı.

Dünyanın “en güzel kadını” diye başlayan paylaşımla dikkat çeken Doğa Lara Akkaya, Tayanç Ayaydın’a ait mesajların tamamını yayımlamadığını, rahatsızlığı belirterek olayı set çalışanlarıyla paylaştığını söyledi. Ayaydın ise mesajlar kötü niyetli lanse edilebileceğini kabul etmekle birlikte, taciz kavramını açıklayarak kimseyi taciz etmediğini savundu ve hukuki bir süreç başlatacağını vurguladı.

Kendini sosyal medya üzerinden duygularını paylaşan Yaprak Civan, yaşadığı olayların yanı sıra kendisine gelen mesajları ve benzer deneyimler yaşayan bir kadının durumunu da anlattı. Akbank Kısa Film Festivali’nden Selim Evci ile olan ilişkilerinin kesildiğini aktardı. MUBI platformundan filmi kaldırdıklarını ve bazı projelerin iptal edildiğini duyurdu; Evci’den şu an için bir açıklama yok.

Bu süreçte Anıl Emre Daldal ise “tüm yazışmalar elimizde; özel hayatın gizliliği nedeniyle bu belgeler yalnızca yargı sürecinde kullanılacaktır” diyerek konuşmaların bağlamından koparıldığını savundu ve hukuki süreci başlatacağını belirtti.

Bir başka isim olarak Mesut Türe’nin “İlişki Testi” programının iptal edildiği duyuruldu. Türe ise bu iddiaları “itibar suikastı” olarak nitelendirip açıklama yaptı ve hukuki süreç başlatacağını açıkladı.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/oc8da9117-de3a-4999-b100-80a0a44b0074.webp

İfşa Olan Ünlüler: Son Günlerde Taciz ve İstismar İddialarıyla Gündeme Gelen Ünlü İsimler

Cesur dili, unutulmaz öyküleri ve hayvan sevgisiyle edebiyatın özgün seslerinden biri olan yazar Aylin Balboa, ülkenin taciz ve ifşa gündeminin sıcak başlıklarına çarpıcı bir bakış getirdi. Balboa'nın sade ama vurucu üslubu, kısa sürede sosyal medyada yankı uyandırdı. İşte detaylar.

Eserlerinde kullandığı yalın ama çarpıcı dil, onu kendi kuşağının öne çıkan yazarlarından biri haline getirdi. Balboa, “Cesur Yeni Hayvanlar”, “Madam Arthur Bey ve Hayatındaki Her Şey”, “Uyuyan Güzel Tabancası” ve son olarak “Kafamda Bir Tuhaflık Var” gibi kitaplarıyla hem okurdan hem de eleştirmenlerden büyük ilgi gördü. Edebiyat dünyasında sadece kalemiyle değil, cesur duruşuyla da fark yaratan Balboa, geçtiğimiz saatlerde ülkenin son günlerde gündemine oturan taciz ve ifşa tartışmalarını kaleme aldı.

"Küçücük yaşından itibaren idare etmeyi öğrenirsin. Aman sinirlenmesinler, aman kızmasınlar. Memelerin azıcık büyüdüğünde, yani omurgan henüz dik durmayı öğrenmemişken daha, hemen kamburlaşmaya başlarsın. Aman tahrik olmasınlar. Hiç ihtimal vermeyeceğin, abi dediğin insanlar sana sarkmaya başladığında yanlış bir mesaj mı verdim diye kendini suçlarsın.  Daha dizleri yaralı minicik bir kızken, oralara hep gelen bir seyyar satıcı seni arabasına bindirip kaçırmaya çalıştığında mesela, elinden zor kurtulsan da bu olanı güvendiğin erkeklere bile anlatamazsın. Gidip onu öldürürlerse hapse girerler çünkü, yine suçlu sen olursun. Dedim ya hep idare edersin. Okuma yazma öğrenmeden önce, daha sen kim olduğunu anlamadan önce anlarsın bütün bunları." 

"Tecavüze uğramadıysak şanslı hissederiz genelde kendimizi. Bütün o maruz kaldıklarımızı ufak tefek “pürüzler” sayıp yaşamaya devam ederiz. Biliriz ki anlatsak da inanmayacak, faili cezalandırmayacak, bizi daha da utanç içinde bırakacak bir sistem vardır karşımızda çünkü." 

Balboa bu içini döktüğü satırları ayrıca bir gönderiyle paylaştı ve şunu ekledi: “Son olarak şunu ekleyeceğim: Bütün erkekler tacizci değildir ama her kadın tacize uğramıştır. Bu dehşetli gerçeği kabul edersek belki hep beraber ilerlemenin bir yolunu buluruz. Yoksa buralar hep orta çağ olarak kalır.” 

Balboa'nın tokat gibi çarpan satırları kısa sürede gündeme oturdu. Başta hemcinsleri olmak üzere sosyal medya kullanıcılarından “İmza, kaşe, mühür” gibi yorumlar gecikmedi.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/oa9061be0-3b97-4228-a901-75d679b160ea.webp

Aylin Balboa'dan Taciz ve İfşa Gündemine Tokat Gibi Sözler

Bir sanat camiasında taciz ve istismar iddiaları peş peşe gündeme geliyor.

Fotoğraflardan yönetmenlere, yazarlardan şarkıcılara kadar pek çok ünlünün adı dile getiriliyor. Ortaya atılan iddialar karşısında bazı isimler sessiz kalmayı seçerken, bazıları savunmalarını yapıyor ve hukuki adımların sinyalini veriyor.

Dün, Birgün Gazetesi yazarı Kaan Sezyum, hakkında çıkan ifşaları kabul ettiğini açıkladı ve tedavi gördüğünü belirtti. Ardından, Birgün’de karikatürist Bahadır Boysal ile ilgili yeni iddialar da gündeme geldi.

İddialar yayıldıkça, Birgün olarak konuya ilişkin açıklamalar yayınlandı. Sezyum’un iddiaları kabul etmesi ve tedaviyi sürdürdüğünü açıklaması, Bahadır Boysal’a ilişkin haberlerle peşi sıra geldi. Sezyum, kendi hesabından o iddiayı da paylaştı.

Cinsiyetçi tahakkümün ve erkek şiddetinin karşısında olduğumuzu vurgulayarak, bu konularda duruşumuz netleşmeye devam ediyor:

Okurlarımızın bilgisine; taciz iddiaları ile adı geçen Kaan Sezyum ile yollarımızı ayırmış bulunmaktayız. İfşalarda adı geçen Bahadır Boysal ile ise daha önce, kurumsal planlamamız çerçevesinde yollarımızı ayırma kararı alındığından ek bir karara ihtiyaç duyulmamıştır.

Erkek şiddeti ve her türden istismara karşı duruşumuzu sürdürmeye; cinsiyet eşitliğini savunmaya devam edeceğiz.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o85d56a77-346f-4bdd-ba59-5a0f2bf3910d.webp

Birgün Gazetesi, Taciz İfşalarında Adı Geçen Kaan Sezyum ve Bahadır Boysal Hakkında Açıklama Yaptı

Medya dünyasında süregelen taciz iddiaları, pek çok kadının sesini yükseltmesiyle yeni bir dönemin önünü açtı. İnsanlar anlattı; tanınmış isimler ise taciz ve şiddete maruz kaldıklarını açıkladı.

Gelen açıklamalar artarken, ilişkili projelerden isimler çıkarıldı. Geçmişte konuk oyuncu olarak yer aldığı Menajerimi Ara dizisinde Burçin Terzioğlu’nun sponsorunun tacizine sessiz kalmaması ve o anları sahnede tüm ekiple paylaşması, bu tartışmalı dönemin en çok konuşulan anlarından biri olarak yeniden gündeme geldi.

Bu tür paylaşımlar, kadın dayanışmasının güç verdiğini hatırlatıyor ve susma hareketinin etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Son dönemde yaşananlar, sektörde tepkilerin yükselmesine yol açtı. Taciz iddialarıyla adı anılan pek çok ünlü, karşılaştıkları baskılar sonucunda projelerden ve işlerden uzaklaştırıldı. Genç oyuncu Doğa Lara Akkaya’nın paylaşımlarının ardından Tayanç Ayaydın’ın “yanlış anlaşılma ve hukuki süreç” mesajları geldi; ancak süreçler sonrası Ben Leman dizisinin kadrosunda olanlar arasında Burçin Terzioğlu, Gökçe Eyüboğlu, Duygu Sarışın ve Şebnem Sönmez gibi isimler de yer alıyorsa da bazı tepkiler nedeniyle Ayaydın kadrodan çıkarıldı.

Beş yıl önce benzer bir hikayeyi canlandıran Terzioğlu’nun Menajerimi Ara’daki sahnesi, sosyal medyada tekrar geniş ilgi gördü. Pek çok kullanıcı bu anı, sektörün kırılgan yanlarını aydınlatan bir örnek olarak paylaşıp tartıştı. O anlar, bugünlerde yükselen sesli kadın hareketine dair güçlü bir sembol olmaya devam ediyor.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o1ea21de3-2021-4553-98f0-72c5972727dc.webp

Taciz İddialarının Ardında Burçin Terzioğlu'nun Sahnedeki Cesur Anı Yeniden Gündeme Geldi

Taciz ve ifşa gündeminin bir an olsun dinmediği bu haftalarda, Manifest Mina'nın erkek arkadaşı Anıl Emre Daldal'ın da gündeme gelmesi, ilk günden bu yana düzenli olarak eleştiri oklarının hedefi olan Manifest kızlarının yeniden gündemde kalmasına yol açtı.

Manifest kızları, kurulduğu günden beri karşı karşıya kaldıkları taciz, nefret suçu, iftira, hakaret ve cinsiyet temelli baskıları içeren bir mesaj yayımladı. Buyurun birlikte inceleyelim.

Son dönemde Türkiye'nin en çok konuşulan isimleri arasına giren kızlar, şöhretin dezavantajlarıyla tanışmış; hayatımıza aniden girip milyonların kalbini kazanmışlardı. Önce Manifest Mina'nın yıllar önce attığı tweetler gündeme getirildi ve Mina üzerine yoğun eleştiriler başladı. Ardından Sueda'nın BLACKPINK hakkında yaptığı yorumlar tepki çekince, ona da bir linç hareketi yükseldi. Özel hayatları didik didik araştırılırken, bazı kesimler tepkilerini sertleştirdi; kirli çamaşırları ortaya dökme operasyonları hız kazandı ve arkası kesilmedi.

Taciz ve ifşanın gündeme damgasını vurduğu sanat camiasında, kızların duruşu netleşti. Birçok ünlünün ifşaları ortaya çıktı ve Manifest Mina ile şarkıcı sevgilisi Anıl Emre Daldal da bu dalganın içinde yer aldı.

Bir süre sessiz kalan Mina, sonunda Manifest kanalından Anıl Emre Daldal ile ilişkisini bitirdiğini duyurdu. Aynı açıklama Daldal tarafından da paylaşıldı.

Gündem, kadınların yaşadığı taciz ve suskunluk ya da karşılaştıkları kabusları aydınlatmaya çalışırken, Mina ve Sueda'nın ayrı Manifest grubunun ayrı ayrı linç edildiği gerçeği kızların sabrını zorluyor.

'Birlikte hepimizin durduğu yer çok net' diyen Manifest, kurulduğu günden bu yana 'her gün ve her çevreden maruz kaldıkları zorbalık, baskı, hakaret, iftira, cinsiyet ayrımcılığı, aşağılanma, sistematik linç denemeleri ve son dönemde ortaya çıkan şiddet ve nefret suçlarının her türlüsünü yaşadıklarını' belirtti ve isyanlarını dile getirdi.

'Kadın tacizinin konuşulduğu bu süreçte bile, aylardır herkesin gözü önünde ülkenin en büyük organize tacizlerinden birini yaşayan bir kadın grubunun hedef gösterilmesi, tacizciler yerine tacize uğrayanların suçlandığı bir tabloya dönüşüyor' ifadelerini kullandılar.

Oldukça haklı bir noktaya vurgu yapıldı...

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/oae55949f-d1a3-4c97-ac53-93a86e3ec0d6.webp

Sabır Taştı: Manifest Kızları Sistematik Tacize ve Linçlere İsyan Etti

Geçtiğimiz haftadan bu yana medya dünyası, taciz ve mobbing iddialarıyla sarsılıyor. 

Fotoğrafçılardan oyunculara, yönetmenlerden komedyenlere kadar pek çok isim hakkında ciddi suçlamalar gündeme geldi. Kadın sanatçıların geçmişte yaşadıklarını anlattığı ifşalar, sosyal medyada geniş yankı bulurken, bazı isimler iddiaları reddetti, bazıları ise sessiz kalmayı tercih etti.

Tartışmalar sürerken avukat Hande Kuday’ın sosyal medya paylaşımları dikkat çekti. İlk olarak fotoğrafçı Mesut Adlin’in 18 yaşından küçük biriyle yazışmaları ifşa edildi. Ardından oyuncu İlhan Şen’e ait olduğu iddia edilen mesajlar gündeme geldi. Fotoğrafçı Dilan Bozyel, oyuncu Mehmet Yılmaz Ak’a ilişkin iddiaları paylaştı; Doğa Lara Akkaya da Tayanç Ayaydın hakkında ifşalarda bulundu. 

Yönetmen Selim Evci’nin eski asistanı Yaprak Civan yaşadıklarını anlattı; şarkıcı Anıl Emre Daldal ile eleştirmen Ahmet Ergenç de gündeme gelen diğer isimler oldu. Son olarak komedyen Mesut Süre hakkında pek çok iddia dile getirildi ve programının iptal edildiği duyuruldu.

Kuday, paylaşımlarında erkekliğin sosyal kimlik, eğitim ya da çevreden bağımsız bir mesele olmadığını vurguladı. “Bu post erkekler için yazıldı” ifadesiyle başlayan metinlerinde, taciz ve cinsel şiddetin yalnızca belirli kişilere indirgenemeyeceğini, toplumsal ölçekte ele alınması gerektiğini dile getirdi.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/o9049576b-6764-4efc-ba1b-459198ed50e1.webp

Avukat Hande Kuday’dan Taciz İfşalarına Tepkili Paylaşım: Bu Post Erkekler İçin Yazıldı

Günümüzde toplumsal cinsiyet dengesi hâlâ en önemli konulardan bir tanesi. Kadın erkek eşitsizliğini 21. yüzyılda bile aşamadığımız için bazı kırmızı çizgileri bilmeyenler de var. Taciz bazen görünmese de fiziksel, psikolojik ve cinsel sınırları ihlal eder. Peki taciz olarak görülmese de aslında alenen taciz olan şeyler nelerdi? Toplu taşımlarda, kafelerde ve toplum içindeki hemen hemen her yerde sıkça maruz kalınan taciz biçimidir.

İşte 13 örnek:

1) İstenmeyen bir görüşme, ilişki, arkadaşlık veya dostluk için ısrar etmek; bu tacizdir.
2) İstenmeyen kucaklaşma, öpüşme, dokunma ve her türlü fiziksel temas tacizdir.
3) Bedenine yapılmış açık bir saldırı veya ihlal; tacizdir.
4) Sosyal medya yoluyla başka bir hayatı izlemek, üzerinde göz gezdirmek; bu da saldırıdır, tacizdir.
5) Hayır demenin naz veya kapris olarak küçümsenmesi; “hayır” geri dönüştürülemez bir talep değildir; duygusal/psikolojik tacizdir.
6) Başkalarının peşinden ıslık çalmak ve laf atmak; sözlü tacizdir.
7) İstenmeyen cinsel şakalar, teklifler ve içerikler; tacizdir.
8) Siber taciz; online tehditler, taciz mesajları.
9) Bir gece yemeğe çıkarılan birinin “o gece beraber olması gerekir” düşüncesiyle başlayan taciz.
10) Kişi üzerinde kasıtlı olarak yapılan eylemlerin karşılığını beklemek; kimsenin sana borcu yoktur.
11) Duygusal/psikolojik taciz: duygusal manipülasyon ve kontrol.
12) Hayat üzerinde baskı kurarak sevdiklerinden uzaklaştırıp yalnızlaştırmak; duygusal/psikolojik taciz.
13) Toplumsal bağlamda güç kullanıp utandırarak sınırları zorlamak.

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/od21e7977-4a46-409e-b470-505b9d0f413c.webp

Görünmeyen Tacizler: Kesinlikle Taciz Olan 13 Şey

102 kadın ve LGBTİ gazeteci, sosyal medyada günlerdir konuşulan ifşaları destekleyen ortak bir açıklama yayımladı.

Bu açıklamada, tacizi ifşa edenleri cadı avına benzetenlere, tacizi aklamaya çalışanlara ve beyanı esas alarak mağduru suçlayanlara karşı durulması gerektiği vurgulandı. Tacize ve erkek şiddetine karşı ifşaların hayati bir rol oynadığına vurgu yapıldı ve bu dayanışmanın güçlendirilmesi gerektiği ifade edildi.

Çeşitli kurumlarda ya da serbest çalışan bu gazeteciler, toplumsal suskunluk sarmalında sessizlikle mücadele edileceğini belirtti. Gazetecilik etiği gereği bütün cinsiyet eşitsizliklerini, tacizleri ve kadına yönelen psikolojik ile fiziki şiddeti kim tarafından gelirse gelsin yazmaya devam edecekleri ifade edildi.

Mesleğimiz, kalemimiz ve objektifimiz adaletten, eşitlikten ve kadınlardan yana. Medyadan diğer tüm alanlara tek bir faile bile geçit vermeyeceğiz. Dayanışmamız güçlü, sözümüz net! Tacize ve erkek şiddetine karşı ifşaların yanındayız!

Çağrıyı imzalayan 102 isim şu şekildedir:
- Ahin Aslan
- Alara Türkeli
- Aslı Alpar
- Asya Tekyaşar
- Aysel Sadak iltaş
- Ayşegül Erkaya Arslan
- Ayşenur Önal
- Azra Ceylan
- Belgin Şahin
- Besime Yardım
- Betül Memiş
- Bilge Su Yıldırım
- Buse İlkin Yerli
- Büşra Cebeci
- Can Öztürk
- Cansu Erginkoç
- Cansu Özbay
- Ceren İnan
- Ceren Bala Teke
- Ceylan Sağlam
- Çiğdem Öztürk
- Demet Aran
- Deniz Çakmak
- Deniz Güngör
- Derya Doğan
- Derya Kap
- Dilan Kutlu
- Dilek Sarıgül
- Dilem Taştan
- Ebru Çelik
- Ebru Apalak
- Ece Deniz
- Ece Toksabay
- Eda Narin
- Eftalya Feraset
- Elif Parla Kurtay
- Elif Çetiner
- Emel Vural
- Esin İleri
- Esra Açıkgöz
- Esra Ece Kutlu
- Evrim Deniz
- Evrim Kepenek
- Eylem Sonbahar
- Eylem Ladin Değer
- Eylül Deniz Yaşar
- Ezgi Sivrikaya
- Gamze Elvan
- Gamze Terra Türkkaynağı
- Gamzegül Kızılcık Aykanat
- Gizem Çetimen
- Gizem Ertürk
- Gonca Bilgiç
- Gökçen Tuncer
- Gözde Hatunoğlu
- Gül Yalçın
- Hasret Janya Temel
- Havva Gümüşkaya
- Helin Şahin
- Hilal Solmaz
- Işıl Çalışkan
- İbrahim Türk
- İlayda Kaya
- İlayda Sorku
- İrfan Değirmenci
- M. İrem Afşin
- Melisa Ay
- Melisa Sapaz
- Merve Filiz
- Merve Tur
- Merve Çoban
- Mevsim Altay
- Nebiye Arı
- Nisanur Yıldırım
- Oğulcan Özgenç
- Özge Elvan
- ÖzGur Sevinç Şimşek
- Özlem Kara
- Öznur Aktepe
- Öznur Kaya
- Pelin Akdemir
- Sarya Toprak
- Seda Çakır
- Senem Büyüktanır
- Seran Vreskala
- Sevgim Denizaltı
- Sibel Öztopçu
- Sibel Tekin
- Sibel Hürtaş
- Songül Karadeniz
- Sultan Özer
- Sultan Kılıç
- Şebnem Turhan
- Şevval Yılmaz
- Yadigar Aygün
- Yeşer Sarıyıldız
- Yeşim Tükel
- Yetkin Gülmen
- Yusuf Çelik
- Zeliha Aslan
- Zeynep Akat
- Zuhal Çiloğlan

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/od97e5ccc-0dbc-470b-a722-8d6910fe5189.webp

102 kadın ve LGBTİ gazeteciden sosyal medyadaki ifşalara destek: Tacize ve erkek şiddetine karşı yanındayız

Bir kadın çalışan, zam talebinde bulunduktan sonra karşılaştığı olayla adeta sarsıldı. Patronu, zam talebine karşılık ahlaksız bir teklif sunarak onu köşeye sıkıştırmaya çalıştı.

Daily Star’ın köşe yazarı Jane O’Gorman ise bu şok edici olayla ilgili dikkat çekici tavsiyelerde bulundu.

Patron, onunla hiç fiziksel yakınlık yaşamamış olmasına rağmen sık sık “kaçamak tatiller” teklif etmiş. Son olarak ise, kadının özel hayatı üzerinden para teklifinde bulundu; eşiyle birlikte olması karşılığında maddi bir destek ya da ödeme yapılacağını ima etti.

İşveren geçmişte de benzer iddiaları büyütmüş; bazı kişiler bu tür deneyimlerin evliliklere olumlu yansıdığını öne sürüyor. Okuyucu için durum son derece rahatsız edici; çünkü patronun kadının özel hayatına dair pek çok bilgiye sahip olduğu biliniyor: yalnız yaşadığı, bir ev almak için para biriktirdiği ve maaşının düşük olduğu gerçeği, ayrıca uzun süredir zam talebinin reddedildiği biliniyor. Bu yüzden söz konusu teklif, kadına bir “kurtuluş yolu” gibi görünmeye başlamış.

Siz bu tarz bir teklif alsaydınız ne yapardınız?

https://junkyard.sfo3.cdn.digitaloceanspaces.com/n1/images/od1ac00f8-2ade-4f21-9113-fd79f5d15e7c.webp

“taciz” ile ilgili sonuçlar