Sındırgı Depreminin Artçıları ve Geleceğe Dair Korkutucu Olasılık: Manisa, Salihli ve Alaşehir

ANKARA (ANKA) - Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürol Seyitoğlu, Balıkesir'in Sındırgı ilçesinde 10 Ağustos'ta meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremin ardından artçı sarsıntıların seyrini değerlendirerek önemli bir uyarıda bulundu. Sındırgı'daki deprem sonrası artçıların dağılımının bilimsel olarak ilginç olduğuna işaret eden Seyitoğlu, artçıların beklenmedik bir şekilde fayın yükselen bloğu üzerinde güneyde bir bölgede oluştuğunu, bu durumun açıklanması gerektiğini söyledi. "Sındırgı'daki deprem ve artçıları bilimsel olarak çok İlginç. Çünkü artçıların geometrisi bize fayın konumu hakkında fikir veriyor" diyen Prof. Dr. Seyitoğlu, verilerin güneyde daha düşük açılı bir zon olabileceğine işaret etti. Jeofizikçi meslektaşlarıyla yaptığı görüşmede de "Burada olağan dışı bir durum var" değerlendirmesi yapıldı. Başta deprem dağılımının hatalı hesaplandığı düşünülse de AFAD ve Kandilli’nin gelişmiş sismik ağı, bu ihtimali teğet geçirdi. Sonuç olarak artçı dağılımının arka planda yükselen bloğun yüzeyinde ortaya çıkması dikkat çekici bir bulgu olarak kayda geçti. "Artçı depremler yavaş yavaş güneye göç etmeye başladı" diyen Seyitoğlu, bu bulgunun Salihli, Manisa ve Alaşehir’deki ana fay hatlarına bağlanabileceğini ifade etti. Geleceğe dair korkunun kaynağı da burada yatıyor: "Gelecekte Manisa, Salihli ve Alaşehir civarında bir depremin olması" ihtimali endişe verici. Geçmişteki depremlere bakıldığında Gediz (1970), Alaşehir (1969) ve Demirci depremlerinin zamansal olarak birbirine çok yakın olduğu görülüyor; benzer bir döngünün yeniden meydana gelip gelmeyeceğini merak ediyorum. Gelecek perspektifinde Alaşehir bölgesinin teyakkuza geçmesi gerektiğini söyleyen bilim insanı, Alaşehir'deki en son büyük depremin büyüklüğünün 6.9 olduğunu ve bu bölgedeki antik Sardes kentinin de depremden zarar gördüğünü hatırlattı. Böyle bir depremin söylendiği gibi yeniden sıçrayıp sıçramayacağı önemli bir soru. Kuzey Anadolu Fayı'nın güney kolu olarak adlandırılan ve İzmir ile Ege adalarına uzanan bölümün tetiklenme olasılığı da gündemde. Bazı araştırmacılar İzmir-Balıkesir transfer zonu olarak adlandırılan bu alanın da deprem üretimi açısından rol oynayabileceğini belirtiyor. Son olarak Akhisar’da yaşanan depremde ana kırık üzerinde doğrudan bir kırık açılmasa da kısa mesafede ikinci kırıkların hareket ettiği görülmüş olabilir; bu da Alaşehir grabeninin güneyinde bulunan normal fayların harekete geçme riskinin hala mevcut olduğuna işaret ediyor.