Yapay Zekanın Enerji İştahı: Sektörü Yeni Yatırımlara Taşıyor

Enerji sektöründeki elektromanyetik ürünler, elektrik üretiminden iletime ve tüketim noktalarına kadar her aşamada kritik görevler üstleniyor. Bu ürünler güç kalitesini artırmanın yanı sıra şebeke ve cihaz güvenliğini sağlamak için vazgeçilmez. Bu durum, yapay zeka veri merkezlerinin enerji ihtiyaçlarını da gündeme getiriyor. Astor Enerji Yurt Dışı Bölge Satış Müdürü Onur Aslan, AA’ya yaptığı açıklamada yapay zeka veri merkezlerinin dünyanın en önemli gündemlerinden biri olduğunu belirtti. Teknolojik gelişmelerle dünyadaki nüfus artışının birleşmesiyle yeni enerji talepleri ortaya çıkıyor. Bu alanda en belirgin göstergelerden biri de yapay zeka veri merkezleri. Mevcut nüfus artışıyla enerji talebini karşılamak zorlaşırken, yeni teknolojik gereksinimler talebi daha da büyütüyor. Global ölçekte güç trafosu, anahtarlama ürünleri ve dağıtım trafosunun üreticileri bu noktada önemli rol üstleniyor. Astor olarak küresel oyuncu olma yolunda ilerlediğimiz için yatırımlarımızı ve üretim kapasitemizi buna göre ayarlıyoruz; güç trafosu, anahtarlama ürünü ve dağıtım trafolarında kapasiteyi artıracak yeni bir fabrika yatırımı planlıyoruz. Yapay zeka veri merkezleri, her türlü bilginin sorgulanıp cevaplandığı büyük platformlar olarak çalışıyor ve bu süreçte enerji talebi ciddi ölçüde artıyor. Aslan, veri merkezlerindeki her harf, rakam ve boşluk bile enerji tüketimi oluşturduğu için ortamın enerji üretim ihtiyacını artırdığını ifade ediyor. Şu anda dünya konjonktüründe yenilenebilir enerjinin yaygınlaşması sürerken, bu talep rüzgar, güneş ve hatta nükleer enerjinin de yeniden devreye girmesini gerektiriyor. Üretim ve tüketim taraflarında Astor’un ürünlerini kullanacak iki ana ihtiyaç grubu oluşuyor: bir yandan sanayi tesisleri, bir yandan tüketim merkezleri. Bu nedenle anahtarlama ürünleri, yüksek gerilim kesiciler ve güç ile dağıtım trafolarına olan talep ciddi şekilde artıyor. Aslan ayrıca nüfus artışı ile elektrik altyapılarının yenilenmesi ve güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Türkiye’nin bu alanda kuvvetli bir altyapıya sahip olduğunu belirtiyor. Avrupa ve Amerika pazarlarındaki mevcut altyapılar daha eski olduğundan bazı ürünlerin değiştirilmesi ve yükseltme ihtiyacı gündeme geliyor. ABD pazarındaki ihtiyaçlar ve Astor’un bu pazardaki yatırımları konuşuluyor. Bahsedilen rakamlar 500 milyar dolarlar seviyesinde; bunun yüzde 5–10’luk kısmı ise enerjinin üretilmesi için harcanacak. Küresel trafo üreticileri, mevcut uzun terminli üretim süreçleri nedeniyle 2–2,5 yıl dolu. Ancak Astor’un Avrupa’daki en büyük laboratuvar ve üretim kapasitesiyle Türkiye’den bu ürünleri 9–11 ay içinde teslim etme avantajını kullanıyor ve Amerika pazarında ciddi siparişler alıyor. Amerika’daki yatırım hedeflerinin bu süreçte canlanacağını düşünülüyor. Nakliye dezavantajları nedeniyle global oyuncu olma hedefi için yatırımlar değerlendiriliyor; yaklaşık benzer ölçekte bir ikinci fabrika da planlanıyor ve bu fabrika yalnızca Amerika pazarına odaklanacak. Kuzey ve Güney Amerika’da önemli üretim kapasitesi hedefleniyor. Türkiye’de mevcut kapasite, 140 bin metrekare kapalı alanda faaliyet gösteriyor ve mekanik fabrikalar bulunuyor. Dış pazardaki talebe yetişmek için üçüncü bir fabrikanın kurulması kararı alındı. 270 bin dönümlük bir arazi üzerinde kurulum planlanıyor; ilk fazı 80 bin dönümlük olması hedeflenen tesisin inşaatı tamamlandı. 2026’da açılışı planlanıyor. Burada anahtarlama ürünlerinin üretimi tamamen devreye alınacak; güç ve dağıtım trafolarının üretim merkezi olacak. Mevcut kapasiteye 2–3 kat artış öngörülüyor ve Amerika pazarına yönelik ek yatırım planları değerlendiriliyor. Aslan, sektörün hızla yatırım gerektirdiğini vurguluyor; yönetim hızlı karar alabiliyor ve pazar analizleri güçlü. Amerika şu anda ilk odak, ardından İspanya ve Almanya’da da yeni yatırımlar gündemde. Sürpriz haberlerle karşılaşabiliriz. Astor olarak dünyanın nereye gittiğini biliyoruz ve teknolojik gelişmelere destek olmaya çalışıyoruz. Elektromanyetik ürünler şu dönemde “altın çağını” yaşıyor çünkü nüfus artışı ve elektrik talebi yükseliyor. Türkiye’yi temsil ederken dünya çapında bir firma olduğumuzu göstermek istiyoruz. Kaliteli hizmetimizle Türkiye’yi tanıtım yolculuğumuz sürecek. Dünyada ilk 50’nin içindeyiz; ancak bu firmalar arasında bu kadar agresif bir yapı yok. Avantajımız, yatırım kararlarını hızlı almak ve bunları hızla uygulamak. Önümüzdeki 5 yıl içinde ilk 10’un, hatta ilk 5’in içine girmemizin önünde hiçbir engel yok.